Boyut Savaşları!
Bu konuda daha önce çok şey söylenmiş, yazılmış olabilir! Ben kendi felsefemi ve birikimimi yazacağım. Öncekilere uyar veya uymaz! Ya da akla uyar ya da uymaz! Ben felsefe olarak yazıyorum. Akla kapı açmak için; ben yaptım! Oldu…
Boyut savaşları konusunu açmamın sebebi, Dünya boyutunun esfel sefil sayılması ve en fazla müdahale edilen boyut olması sebebiyledir. Bu boyutta müdahaleler eski çağlardan beri; insan ilahlar, yarı insan ilahlar, ilahların insan veya nesne temsilcileri, temsilcilerin temsilcileri, kurtarıcılar silsilesiyle olmuş!
Maddenin yapısına bakalım: Maddenin aslı; soyut nur, data, ruh, ben, ene, kün, ol bilgisi taşıyan somut bir yapı. Maddenin üç hali öğretildi eskiden okulda bize! Katı, sıvı, gaz; şimdi dördüncü hali plazma hali de biliniyor! Plazma, sürekli hareket eden ve etkileşen yüklü parçacıklar topluluğu olarak da tanımlanabilir. İçindeki “-” yük sayısı “+” yük sayısına eşit midir acaba? Buradaki dengeleme gayreti maddenin devamını sağlar! Karşı madde yani maddenin soyutu somutuyla buluşunca madde ortadan kalkar. Bilgi kalır! Madde dengesizlikte bu boyutta varlığını sürdürür denge halinde ölür! Yani ölüm denge halidir. Yani aslında maddeyi oluşturan “Kün” bilgisinin farklı yansımalarından başka bir şey değil! Bilgi kalkarsa denge de bozulur maddenin kıyameti kopar! Zaten madde ebedi olamıyor çünkü entropi var! Entropi kısaca, maddenin hal değiştirdiğinde kaybettiği çok küçük bir enerji… Bu nedenle madde için eskime, uzun vadede kıyamet; canlı için yaşlanma ölüm vardır! Madde soyut bilgi içeriği taşıyan somut araç gibidir! Araç eskise, ölse bilgi kalıcıdır. Yani beden ölse ruh bilgisi kalır! Evrende bu bilgiler işler. Bilinen canlılarda veya başka formattaki plazma yapılarda bu kün bilgisi işler! Kün bilgisine “Nur” diyorum! Şimdi sıralayalım!
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta