Baba kız, ana oğul giderler gazinoya bara.
Aynı masada, yabancılarla vururlar rakıyla biraya.
Medeniyet dedikleri ilerleme buymuş güya.
İçki illetiyle uğraşırlarken, millet hasret kalmış suya.
Yanında arkadaşı boğulur, kendi girer denize.
Yardım etmek isterler, derler sizin neyinize.
Başkasının sırtından geçinmek, bize has derler bize.
Ama çıkamazlar tepeye, düşerler denize,
Varamazlar düze.
Şu dünyada kimi ölmek ister, ölüm geçmez eline.
Şu dünyada kimi zevkü sefada, ölüm gelmez aklına.
Bir parça ekmek bulamazlar, bakarlar onun bunun eline.
Bir eli yağda, bir eli balda, fakirlik gelmez aklına.
Yaşamak buysa eğer, insanların sırtından geçinmek.
Hayvanlar gibi haketmiş demek ki kesilmek.
Görünce köşebaşında, düşmüşlere eğilmek.
Taşlaşmıştır kalbi artık, aklına gelmez ölmek.
Yaşamak mı diyorsun sen böyle yaşama,
Rezil rüsva oluyoruz, hayatımız dönüyor drama.
Kim ne yapmışsa yokluktandır, sakın ha! Kınama.
Bir el at sende ölmüşlerin hayrına, şu düşen garibana.
ALLAH aşkına.
Adıyaman
Kerim BaydakKayıt Tarihi : 5.6.2006 08:20:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!