Böyle şeyler oluyor işte böyle rüzgarlar
Bu güz balkonu beni çağırıyor
Neyi dağıtıyor elin akşamda
Ben saçlarımı topluyorum ırmakları da
Sonra gidip bir şiirin önünde soyunuyorum
Sevdanın ateşi eğer
Her an yanıbaşımda yatmasaydı
Ben bu yükü taşıyamazdım
Sevinçlerime biraz hüzün katan odur
En çaresiz anımda
Issız bir dere kenarını
Devamını Oku
Her an yanıbaşımda yatmasaydı
Ben bu yükü taşıyamazdım
Sevinçlerime biraz hüzün katan odur
En çaresiz anımda
Issız bir dere kenarını
aman kardeşim lütfen.
alınganlık göstermeyin.
ben kötü şiirler yazmanıza rağmen burada güzel şiir yorumları yapabileceğinizi belirtmek istedim.
herkesi hakkı da var.
bu ülke doktora gitmeden kendine teşhis koyan hastalarla dolu.bi bakıma.
Arap Naci.
O kadar gıcır gıcır öttüğünü düşünmedim. Ama seçici kurul bana sormadı. İdeal haline çok daha yakın pek çok şiirim varken üstünde (özellikle üç beyitte hala takıldığım yerleri olduğundan) çalışmaya devam ettiğim bir şiiri herkesin çok beğenmesini beklemedim. Şiirlerime bakanlar onlarda sık sık değişiklikler yapıldığını bilirler. Benim hiçbir şiirim, hiçbir zaman... Bitmez :)
Ve üstelik hiçbir şiiri zaten herkes beğenmez ki...
Şiirinizde sevişme anında olanları ve duyguları çok iyi mecazi kapalı bir şekilde anlatmışsınız. Bu şiiri bir çocuğa okuyup anlamasını beklemek yersiz. Aslında saf zihinleri bulandırmadanda anlamak zor. Anlayan anladı misali türü bir şiir. Duygu derinliği bakımından sığ fakat anlık duyguları iyi hissettiriyor.Tebrikler.
Evet. Az bir zaman kalmış. Sayfanın sulandırılmasına, ikide bir seçici kurula sataşılmasına ben de karşıyım. Ama karşı olduğum bir şey daha var:
Birileri buraya gelip her tür eleştiriyi kınamak ve gelen herkesin 'Ne güzeldi, diline (veya gönlüne, klavyene falan) sağlık demesi gerektiğini ima edip duruyor.
Tabii. Çünkü bu pozitif bir bilim değil. Ama beyler... Bu da bir, ilimdir... Ve alt dalları da bulunan bir edebiyat türüdür. Belli kural ve tanımları vardır. Bir şaire yazdığınız şiir şu şu sebeplerden dolayı şiirin herhangi bir tanımına uymadı. Lütfen üstünde biraz daha çalışın demek (aynı şeyin kendisine söylenmesinden de rahatsızlık duymadan) ne zamandan beri gereksiz bir şey oldu?
Kendi alanlarınızda bilimsel bilgiden bahsedip duruyorsunuz da (ki şimdi kimse ortaya atlayıp bunu sahiplenmesin, ben de kendi çapında bir bilim adamıyım) ilimsel ilgi niye olmayacakmış. Sizler hiç şiir raflarına gidip bakıyor musunuz? Türkçeyi kaç kişi doğru kullanıyor hiç dikkat ettiniz mi? Bir dilin en önemli ürünlerinden biri edebiyat, onun en önemli dallarından biri de şiirdir. Şiirle ilgilenip birilerine en azından yaptığı kadarını düzgün yapmasını telkin etmek yıkıcılık mı oluyor?
'' Sen istedin gül teninde yaralar / bu ayrılık hem seni, hem beni yaralar''
Oluyor böyle şeyler.. oluyor da. Şiirle de iyi gidiyor..um.
Sayın Gonca Özmen'in şiiri, şiirle ilgisi olmayan kişisel tartışmalarla neredeyse hedeflenen gündemden düşerek haksızlığa uğramış görünüyor. Son günlerdeki tartışmalarla bütün günün şiirleri için de aynı sorun söz konusu.
Binlerce şiir arasından seçilen 'Günün Şiiri'ni herses beğenmek zorunda değil. Herkesin objektif değerlendirme kriteri de farklı, ancak beğenmemeye endeksli, küçümsemenin hüner sayıldığı yorumların hırçınlığı, belki düşünülmeden yorumcuların birbirlerine provoke olma durumları, kişilerin kendi özellerinden görüşebilecekleri konulara buraya taşımaları Günün Şiiri plotformununun saygınlığını azaltmaktadır.
Yorumcunun söyledikleri kendi türüne özgüdür, sezgizel aklının ve ruhunun aynasıdır, nezaket kuralları içinde haraket içermeyenlerin şiire katkısı da bulunmaktadır.
Ancak özelden ya da ayrı bir zeminde yapılması gereken kişisel tartışmalar işin tadını kaçırmaktadır.
Bu nedenle Günün Şiiri yorumlarında herkesin sadece bir tek yorum hakkı bulanması gerektiği ortaya çıkmaktadır.
Antoloji yetkililerine önemle öneriyorum.
Burada herkesin bir tek yorumu bulunsun, çünkü bilgi birikimi derinliği pozörlüklerinde, kişisel sürtüşmelerle düzey düşmektedir.
Saygılarımla.
siz hiç böyle güzel bir şiir diktiniz mi.
bir çocuğu öptünüz mü.
ağaca baktınız mı.
seslendiniz mi.
ah sevgilim.
ses.
ah.
Güz balkonu çağrısı,
Saçlarda toplanan ırmaklar,
Bakılan ellerdeki bir telaşla ağaca,
Pencereden geçen sıkıntılı yağmur,
Kendine sesleniş sessizliği,
ve,
Aradaki iğnenin bütünleştirme işlevi,
şiirsel misyonu ön yargısız okuyucuya yetiyor.
Böyle şeyler..
Neyi dağıtıyor elin akşamı..
Her şey bizden ayrı,
soyut belirsizliğinin soğuk dizelerine rağmen.
Okumak ve anlamak güzeldi. Şiirdi.
Olur böyle şeyler.. oluyor da.
Sayın hasan Buldu bey, ben şiirde verilen özü anladım ancak size olan görüşüm aşağıda belirtilmiştir.
Size haksızlık etmemek için şiirlerinizin bir kısmını okudum ve size ait şiirleri tekrar okumanızı rica ediyorum. Ben şiirinizin başlığından hiç bir şey anlamadım.
Eğere Yüreğinde Bir Sızı Hissedersen
Bir orman yandığında
bir avcı
bir hayvanı vurduğunda
bir ağacın dalı kırıldığında
yüreğinde bir sızı hissedersen
bil ki 'O' vardır.
Fakir aç yatarken
soğuktan donarken
bir yetim
yalınayak gezerken
görüp de
yüreğinde bir acı hissedersen
bil ki 'O' vardır.
Güneşin
doğuşunu-batışını
çiçeklerin açışını
kuşların uçuşunu
ırmakların akışını
seyredebiliyorsan
insanları, hayvanları
hülasa
doğayı sevebiliyorsan
bil ki 'O' vardır.
Hasan Buldu
Başka bir biçimde
dizeler
bir enstrümanın nağmelerinde
tin bulur, ün olur (Tin) nedir?
bense
bir zaman diliminde
ayrı bir bedende
var olurum
sonra soyutlaşır
yitip giderim
toprak olur, yeşeririm
yine ben
ben olurum
başka zamanda
başka biçimde
Hasan Buldu
Not : Şiirlere yorum yaparken, yorumlarınızı belgeye dayanarak yapın derim. Ve bir dost nasihatı şiirlerinizi yazarken doğru kelimeler ve cümleler kullanın.
Bu şiir ile ilgili 67 tane yorum bulunmakta