1
*Issız kentlerin
en kutsal mekanıydı
gözlerin...*
O kentin suskun yüzünde,
daha kalem tutmamış
minicik elleriyle
bir boyacı çocuk
fırça sallıyor,
okuma yazma özlemiyle
tezgahını kurduğu
okul bahçesinin
sarmaşık kokan
duvarının önünde.
2
*Büyüdüm
son bir gül için...*
Savrulan ömrünün baharında
o kentmiydi sana kırılan?
Nergiz gülüşlermiydi yoksa
genzinin hücresinde ürperen?
.
Bir kibrit çöpü
bin yangını büyütür,
yangındır aşk
ve
kül kalır sana yalnızlık.
.
Üşürse bir an
yüreğinin kıyısında ellerin,
lirik bir şiir gibi bilki
sevda düşer gecelerine,
son bir gül için,
ben düşerim...
.
Son bir gül için
filizlendiği vakit
sevdalı yüreğin,
esrik bir ayışığı düşer gözlerine,
ben düşerim...
.
Ayışığı oynarken gözbebeklerinle,
yakamozlar düşer
yüzünün en kutsal yerine,
ben düşerim...
Çocukluğunun
boyama kitabından seçtiği
en güzel kadının,
-senin- gözbebeklerini
rengarenk boyayan ben...
Boya sandığı
boyundan büyük sandığın ben...
23 Nisan 2000
Abdulsamet ÇiftçiKayıt Tarihi : 29.1.2007 09:34:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Abdulsamet Çiftçi](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/01/29/boyaci-cocuk-17.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!