Kafesledi hüznüm beni boğarken
Boşveremem, üzülürüm ağlarım
Sen ateşle ısınırken gülerken
O ateşle yüreğimi dağlarım.
Isdırap, poyrazı üşütür beni
Hortum olur alır savurur beni
Uzaklarda olsam da bulur beni
Çöpten yakacak alana yanarım.
Dünya döner kervanım ayrı yolda
Gönüller derbeder bozulmuş hurda
Çıplak ayaklarla çamurda suda
Kimsesizi görmeyeni kınarım.
Görürsen yetimi saçını okşa
Küçük bir yavru sana doğru koşsa
Yüzünü çevirmek insan oluşsa
Utanırım onu habis sayarım.
Kayıt Tarihi : 15.2.2007 15:46:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Haberleri izlerken, güzel vatanımın en ücra köşesinde akşam karanlığında sırtında bir torba çöpleri karıştıran ilkokul çağında ki İsmaile rastlayan gazeteciler.Kameranın ışığıyla görünebilen karanlık bir yerde Soruyor; - ne yapıyorsun utangaç bir ifadeyle - yakacak topluyorum - adın ne? - İsmail Küçüğün sırtında küçük bir torba çöplerde ekmek yakacak arıyor.Topladığı küçük bir torbayla evini ısıtacak kardeşleri annesi üşümesin diye, gecenin karanlığında yakacak arıyor. Bu olay uzaklarda, yanı başımızda yok mu? mutlaka vardır. Arayıp bulmak elimizden geleni yapmak, utandırmadan yardım etmek insan olmanın gereği dinimizin gereği değilmidir.?

TÜM YORUMLAR (1)