Yüce dağdan esen bir yel misali
Savruldum yel gibi boşu boşuna
Ben hayattan hayat benden küseli
Kavruldum kül gibi boşu boşuna
Ne günüm gün oldu ne ayım yılım
Döküldü yaprağım kırıldı dalım
Zaten gurbet benim ben nasıl gelim
Yoruldum el gibi boşu boşuna
Yıldırımım gerçek ayrılık ölüm
Bozuldu bağlarım kurudu gülüm
Akar boz bulanık gözümden selim
Duruldum sel gibi boşu boşuna
Kayıt Tarihi : 16.3.2013 21:29:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ozan Lütfü Yıldırım](https://www.antoloji.com/i/siir/2013/03/16/bosu-bosuna-51.jpg)
TÜM YORUMLAR (2)