Boşa Geçen Ömür Ömür Değildir

Gelip geçse yıllar boşu boşuna
Boşa geçen ömür ömür değildir
Yazın mezarımın yazın taşına
Boşa geçen ömür ömür değildir

Bölendi gözlerim kanlı yaşlara
Çalma başın gayrı artık taşlara
Ömür ikliminde döndüm kışlara
Boşa geçen ömür ömür değildir

Hiç gelmemiş gibi bir gün göçersin
Ecel şerbetini mutlak içeresin
Yakasız gömleği kesip biçersin
Boşa geçen ömür ömür değildir

Ömür bir cevherdir bulunmaz nadir
Her şeye O Rabbim muktedir kadir
Bu sırra yetik ol acaba nedir
Boşa geçen ömür ömür değildir

Derdim dertler ile bir bir yarıştı
Artık ummanlara yaşım karıştı
Son nefeste gayrı gelip barıştı
Boşa geçen ömür ömür değildir

İlahi bir kudret yoktur elimde
Düşürmedim ismin her gün dilimde
Gerçek ayrılığın özü ölümde
Boşa geçen ömür ömür değildir

Kainat bir kitap okuyabilsen
Gönlünün kirini pasını silsen
Ölmeden evveli ölmeden ölsen
Boşa geçen ömür ömür değildir

Yazılıdır ismin Levh-i Mahfuz da
Aşkın ile yansam ateşte közde
Bir damla göz yaşı olmasan gözde
Boşa geçen ömür ömür değildir

Yıldırımım dönmem daha bu yoldan
Medet beklenir mi zavallı kuldan
Fayda gelmez közü küllenmiş külden
Boşa geçen ömür ömür değildir

Tasa Ve Telaş İman Etmeyenlerindir...