Sessizlik yemininde; Jainlerin şiddetsizliğindeyim..
Dört dinin, yarım kalmış aşkların, canıma kast etmiş aşklarımın, kavuşması olmayan ayrılıkların, şuursuz kelimelerin, sözsüz, nağmesiz şarkıların, Fayum’un ölümsüz portrelerinin, Modigliani’nin gözsüz çizdiği kadınların gölgesindeyim..
Elbette kalmaz dilin, kelamın..
İster altından, tunçtan, ister deniz kızlarının incilerinden, ister Freya’nın mücevherlerinden yapmaya çalış resmimi..
Sana seslenirken Eros; isimsiz, cisimsiz, sıfatsız maskelerini çıkarmışken, sessiz sessiz abesi mutlaka gidiyorsun, kırıp bütün zincirlerimi..
Yanılıyorsun, varmışsa biri “anlayamaz hükmüne” çoktan anlatmıştır, anlatmak istediklerini, israfı kelam olsa neyse kelamın en latifi bürünür küfür büstüne, Konfüçyüs dirilse gelse anlamaz o saatten sonra söylediklerini..
Anamın kokusu gelir burnuma
Dünya güzeli anamın
Binmişsin atlıkarıncasına içimdeki bayramın
Fırdönersin eteklerinle saçların uçuşur
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta