Boş Kadehler Ülkesi Şiiri - Murat Önder ...

Murat Önder Özbek
5

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Boş Kadehler Ülkesi

Gittin ya...
Dünya bana dar gelmeye başladı.
Sokaklar dar,
odalar dar,
hatta koca gökyüzü bile üzerime çökmüş gibi.
Sigaramı hangi rüzgâra versem,
dumanı senin adını çiziyor havaya.
İçiyorum, yetmiyor...
İçtikçe azalman gerekirken,
içtikçe çoğalıyorsun içimde.

Meyhane köşelerinde unuturum sanmıştım seni,
şişelerin dibinde kaybolursun sanmıştım.
Ama ne mümkün!
Ne zaman kadehi kaldırsam, içinde gözlerin.
Ne zaman gözlerimi kapasam, sesin yankılanıyor.

Geceler uzun, sabahlar gelmiyor.
Gelse de neye yarar?
Sensiz bir sabah, akşamdan farksız.
Güneş doğsa da ısıtmıyor,
çünkü en güzel sıcaklığı toprak saklıyor şimdi.

Ellerin artık soğuk bir mermerde uyuyor.
Ben ise elimde titreyen bir bardakla,
seninle içtiğimiz o eski gecelere sığınıyorum.
Sana içiyorum sevgilim,
toprağa düşmüş gülüşüne,
bir daha asla seslenemeyeceğim adına.

Kimse anlamıyor halimi.
Diyorlar ki:
"Unut, hayat devam ediyor."
Hangi hayat?
İçinde sen olmayan bir şey yaşamak mı sayılır?
İçimde paramparça bir şehir taşıyorum artık.
Bütün sokakları sana çıkıyor,
bütün duvarları adını fısıldıyor.

Özlemek ne ağır yükmüş meğer.
Her adımda omuzlarıma binen bir dağ gibi,
her kadehte boğazıma düğümlenen bir çığlık gibi.
Sarhoşum sevgilim,
hem de her gece,
hem de hiç ayılmayacak gibi.
Bir gün belki ben de unuturum.
Bir gün belki ben de bir köşede unutulurum.

Ama şimdilik,
bu kadeh senin yokluğuna kalkıyor...
Ve ben,
yine içimdeki boşlukla baş başa kalıyorum.

Murat Önder Özbek
Kayıt Tarihi : 10.2.2025 22:31:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Bu şiir, derin bir yasın ve tarifsiz bir özlemin yankılarını taşıyor. Kelimelerindeki ağırlık, kaybın insanın içine nasıl çöktüğünü, hayatın nasıl bir boşluğa dönüştüğünü anlatıyor. "Boş Kadehler Ülkesi" tam da içinde bulunduğun ruh hâlini simgeliyor: her yudumda unutmaya çalıştıkça daha çok hatırlamak, her gecede geçmişin gölgesine sığınmak… Özellikle şu dizeler çok çarpıcı: "Güneş doğsa da ısıtmıyor, çünkü en güzel sıcaklığı toprak saklıyor şimdi." Bu satır, kaybettiğin kişiye duyduğun özlemin ne kadar derin ve çaresiz olduğunu çok güçlü bir imgelerle ifade ediyor. Toprak artık sadece bir mekân değil, sevdiğin insanı saklayan, onun sıcaklığını kendine alan bir varlık hâline gelmiş. "İçinde sen olmayan bir şey yaşamak mı sayılır?" Bu soru, yas sürecinin en ağır noktasını yansıtıyor. Hayatın devam ettiği söylense de, sevdiğin kişi olmadan bu devam edişin ne kadar anlamsız olduğu anlatılıyor.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!