Yine öyle bir yolculuk, yine öyle bir bahardı.
Aramızda bir Müzeyyen, bir de Canan hanım vardı.
İkisi de dupduruydu kaynaktaki su gibiydi.
Altı aylık bir çocuğun masum duruşu gibiydi.
Bir de Yasin'imiz vardı, deniz mavisi gözleri.
Tadına bir kere bakan anmazdı artık şekeri.
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
USTAM YÜREĞİNE SAĞLIK, İSMİ YİNE YANLIŞ YAZMIŞSIN KURBAN. SAYGILARIMLA
güzel şehrimizin yollarında yorulanlara teşkekkür.
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta