dar yokuşların basma gül dökmüş
grubun uyku gözlerinden
mehtabın kirpiklerini aralayan kaçamağına
sökülür yaşmağımın küpeli oyası
çilek düzüne bıraktığın
ılık katrelerinde açan nar çiçeğinin
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
harikaaaaa,, candan tebriklerle
Ne güzel bir doğa gezintisiydi, hem de çok iyi işlenmiş. Kutluyorum sizi.
Hangi bölümüne baksam, nereyi alsam dedim, hepsi birbirinden güzel...
Kelimeler, doğanın rengine bürünüp duygularla dans ediyor...
Çok güzeldi, gönülden kutlarım... Sevgiler...
*******tebrikler tebrikler tebrikler****** ben bu tarz akışkan sade anlatımlı serbest şiirleri nedense çok seviyorum. Anlaşılan o ki daha çok okuyacağım şiirlerinizi.
Betimlemelerin peşinden güzel bir doğa gezisine çıktım.Hem de sabahın ilk ışıklarını derledi gözlerim.
Öylesine başarılıydı ki , yere düşen meşe palamudunun sesinden irkildim, çimenler arasında dolaşan salyangoza zarar vermeden yürüdüm.Hatta henüz ayaz vurmamış böğürtlenlerden bile topladım.
Gün boyu tepeler aştım, dere kenarlarında oturup serçelerin şarkılarını dinledim.Bi baktım gün bitip gitmiş..Yakamozların ışıltısı karanlığa göz kırpar olmuş.
Ben bu gezinti için usta kaleme çok teşekkür ediyorum. Okurken dinlendim, bir orman kokusu, bir çiçek kokusu gelip bulaştı günüme. Kalemi daim olsun. Kutladım içtenlikle. Sevgimle.
Böğürtlen ilkbahar meyvesi, Ayaz keskin soğuk..Betimlemeler üzerindeki başarın çoğul arkadaşlar hemfikirim..Maşallah ;)) Doğadan beslendiğini hemen hemen her şiirinde görüyoruz..Lakin şu var harmanlamayı pekiyi yapıyorsun..Buda okunası şiirlerle karşılaşmamız ;))
Yüreğine Sağlık Sevgiler
Betimlemeler silsilesi içinde kaybolmamak elde değil, yüreğinize sağlık, tam puanla.
Tempoya kendimi kaptırdım giderken,şiir okuduğumu da unutmuştum adeta.Son dizedeki Böğürtlen Ayazı beni kendime getirdi.Kutluyorum Değerli Hanımefendi'yi
Her şiirin bir sevda masalı ayrı bi tat sanki bir kitabın girişindeyim gelişmeye doğru bi solukta sonucuna varıyorum çok keyifliydi, bence kitap yazmalısın :) kutlarım sevgiler...
Doğa şairenin mısralarında dile geliyor adeta, konuşuyor, gülüyor, renk cümbüşü içinde saçlarını savuruyor. Biz de onun peşine takılıp dağ tepe, çiçek böcek dolaşıyoruz sanki. Yine aldı götürdü bizi şiir, yüreğine kalemine sağlık Filiz Hanımcığım, kutluyorum.
Bu şiir ile ilgili 33 tane yorum bulunmakta