Boğdurtan Seline Sensin Âllâh'ım

Berzâh-ı Âlemde boyun büktüren
Bu âcîz kuluna Sensin Âllâh’ım
Didelerden kanlı yaşı döktüren
Ebrehe filine, sensin Âllâh’ım

Zerreden küreye hükmeden Sensin
Üçgene, kareye hükmeden Sensin
Haceri, Sareye lütfeden Sensin
İbrâhîm Velîne Sensin Âllâh’ım

Münkir yaktı müminlerde çırayı
Patlatırlar mizanlarda darayı
Gücü: seçmek için aktan karayı
Verecek eline Sensin Âllâh’ım

Tefrik için düşmanımı dostumu
Erenler cemine serdim postumu
İsyân değil biliyorsun kastımı
Can veren gülüne: sensin Âllâh’ım

Ol Belâm bin Baurayı azdıran
Hallac-ı Mansûra kuyu kazdıran
Nesiminin derisini yüzdüren
Vurduran dalına: Sensin Âllâh’ım
Tuz basmak isterler benim derime
Bühtankârdır Meleklerle hurime
Zâtına düşmanken böylelerine
Bırakan hâlına Sensin Âllâh’ım

Cennetinde mümin bekâ bulsada
Hâbibine yâkîn komşu olsada
Cennetinden görderdiğin dünyâda
Koydurtan: salına Sensin Âllâh’ım

Kün Fe Yeküné ile yoku olduran
Müminleri Cennetine aldıran
Cehennemi münkirlerle dolduran
Aldatan malına, Sensin âllâh’ım

İSLÂMİ’dir diz çökerek oturan
Salevâtı Şerîf Tekbir getiren
Süveyş kanalına Firavn yatıran
Boğdutran; seline Sensin Âllâh’ım