...Bizim Şiirimiz...Serbest...Kuraklık F ...

Su Gibi Şiir Grubu Şairleri
227

ŞİİR


8

TAKİPÇİ

...Bizim Şiirimiz...Serbest...Kuraklık Fırçasıyla Tanışmadan Dünya


Kibele öz annendi, yılda üç ürün topraklarındı Mesarya*
Sap sarı başaklar savrulurdu saçlarında yıldız yıldız
Döven ezgili şarkılarda bir bereket ki, sanki sarı derya
Koynunda güller açarken, ak sütünle büyürdü Akdeniz
Öksüz kalmadan yeşilin ne cok yakışırdı mavi sulara?
Aynada renkler solmadan, kuraklık fırçasıyla tanışmadan dünya.

Seni Meram Bağları’ndan, obruklarından tanırım Konya
Kaç açı doyurduğun gibi, kaç çobanı yuttu boşlukların
Yeşil bağlarında bağ kuşları yok, apartmanlar furya
Yer altı suların çekildi, git gide çoğaldı obrukların
Küresel ısınma var mıydı, çölleşme bu kadar çok muydu?
Aynada renkler solmadan,
Kuraklık fırçasıyla tanışmadan dünya
.................................................................Gülşen ŞENDERİN
Kuraklık fırçasıyla tanışmadan dünya
Her yer yem yeşil, sular fışkırır dı var ya
Gölgesinde ordular barınırdı ormanların
Kirlenmeden önce hava damarların
Sen ey insanoğlu değmez misin yaşamaya
Layık olduğun yere
Seninle varılacak her aşamaya
.................................................................Kazim UZUN
Habille Kabil'le başladı ikilik
Kan, bölünme ve hakimiyet

Cani oldu insan
Mesleği cinayet
Tüccara teslim oldu akıl
Her yer herşey paket

Dengeler bozuldu hayat denkleminde
Hep ağrı hissetti ekleminde
Ülküler üretti kinde
Kendine göre azminde

Göç destanı gibi Orta Asya'dan
Kuraklık sesleri geldi dünyadan
Uyandık mı acaba rüyadan
Bushlar ve puştlar zevkinde

Kurunun yanında yaşta yanarmış
Beyinsizler yüzünden helakta varmış
Ya yeniden döneceğiz insanlığımıza
Ya da bir yokmuş, bir varmış
.................................................................Ertuğrul ŞAKAR
Ruhunda koşan atları
Sür uçsuz bucaksız ovalara
Özgürlük yeşilinde saklı
Maviliklerini insanoğlunun kalbine sığdır.
Masumiyetinde gördüm,beyazlığı
Bunlar düşlerde mi kaldı dersin
Duy sesimi o zaman
Kuraklık fırçasıyla tanışmadan dünya
İnanan gözlerde
Çınlayan nağmeleri okuyorum sana
.................................................................Burcu YALKIN
Kım verdi elimize baltayı
o zaman talan ettik altayı
sığınacak koylarımız kalmadı
limanlarımız virane bizim
kim verdi elimize oltayı
kuruttuk yedi denizleri
kalmadı güzelleiğin izleri...
yüreğimiz üşür şimdi
yana yana su içtiğimiz kurnalar öksüz
bir boşluktayız dipsiz
gül verenleri küle döndürdük
bilmem kaç bin yüreği öldürdük...
ne çınarlar devirdik
.................................................................Metin TOPÇU
Denilir ki delik deşik oluyor tabakalar
Ozon dediler, sanıldı ki ozan
Beyaz renk yansıtır güneşi gerisin geriye
Mavinin bereketini bilmezler mi?
Ne varsa toplayan yüreğinde
İşte soğuk maviler bile kıskanç, özlem dolu
Isınmak istiyor en uç noktaları dünyanın
Ne zehirli gazlardan yarar var
Ne de genzimi yakan egsoz dumanından
Dünya sararmış, renkler solmuş, fırça değmiyor yeşile
Kurudu yüreklerin boğazı, tanışmaya az kaldı
Kuraklaşmış kupkuruluklarla
.................................................................Burhanettin AKDAĞ
Kuraklık fırçasıyla tanışmadan önce,
İnsanoğlunu denen vefasızı da,
Tanımıyordu sanırım dünya.
Gün geldi insanla tanıştı,
Vücut işkenceye alıştı
.................................................................Gürsel GÜVELOĞLU
O fırça sürülmeden ellerle tuvale
Ne güzeldi dünya
Çamurla yoğurulmuş insan
Çorakta buldu kendini birdenbire
Çatladı dudaklar karardı vicdanlar çıkar uğruna

Oysa
Yemyeşildi hayat
Zevku sefadaydı bütün mahlukat
Bir kez sürüldü kuraklık fırçası dünya denilen tuvale
Kapanmaz artık açtıkları yara
Tanıştı tüm mahlukat insanların kötülükleriyle
.................................................................Arap KURT
Bir damla su düşerdi
Yağmur yağarken ayçiçeği sarısından
Oturup koklardım heyecanla toprağı
Sarmaşıklar gülerdi sarktığı duvardan
Mor renkli çiçekleriyle
Ben sevinçten ağlardım
Ve ıslanırdım
Saçlarım ne güzel parlayacak derdim
Manyas gölünden
Beş kilometreden
.........su gelmeyecekti tarlaya
(En zor iştir sulamak ayçiçeğini)
Yine vermişti en kolayını yaratan.
Kestik yıllarca yeşermeye çalışan dalları
Uzun kış gecelerinde masal bile beceremeden
Dizimize oturtmadan torunları
..............Atalarımız gibi
Yaktık bir fidan sokmadan dağlara
Sonra baktık toprağa
Kurumuş göllere
Susuz derelere
Çiçeksiz bahçelere
Kuraklık fırçasıyla tanışmadan dünya
Dolaşalım cebimizde
Meşe palamutlarıyla
.................................................................İsmet Bülent TAN
Kuraklık fırçası mı o da ne?
fırçam zaten ben gibi idi,
boya yok, kılları eğreti olmuş, püskülden dökülen, bir fırça.
bereketi görmeyen bir toprak misali, kurumuş, çatlaklar oluşmuş.
beden ölüme terk, nefessiz havaların kurusu vurmuş yüzüme,
dar olmuş sayfalar, kalemime.
yazıya alınmaz ifadeler, karanlık cümleler.
kuraklık fırçasıyla tanışmadan dünya'da
cennet meyvelerini boyardım.
pembe üstüne sarı,
gökkuşağı çarşafını da katmer katmer örterdim.
dünyam kararmadan önce
.................................................................Ali Niyazi GÜL
canı çekilir suların
toprak buğdaya dururken
kıraç bir pişmanlığı yaşar tenin de ateş
kavurur sıcağın da,
güz kurusu yeşili çaresizlik.
kurur fırça tutan eller,
bitek ovaların uçuk resimlerin de
korku doğurur bakir topraklar
karanlık fırçasıyla tanışmadan dünyanın.
utanır terli iklimler de eller,
utanır sarıya kanat çırpan,
göç kuşlarının gözlerin de
yeşilin sevdası
.................................................................Demir MUTLUGİL
Yer yüzü yemyeşil,her yerde güzelce bir yaşam vardı.
Gökyüzü gündüz masmavi,geceleri yıldızlar pırıl,pırıldı.
Azgın insan oğlu,azdıkça azdı, hiç doymadı hırslandı.
Çare bulalım; kuraklık fırçasıyla tanışmadan dünya.

Nereye el atsa,çıkarını düşünür,pisliği meydanda ortada.
Ağ atsan,olta salsan,doğru dürüst balık yok oltada.
Çalıp,çırpmayla kazanılmış, haram nimetler var sofrasında.
Hesap soralım hainden; kuraklık fırçasıyla tanışmadan dünya.

Çevre talan ediliyor,ormanlar,göller,denizler hepside tehlikede.
Sahip çıkalım dostlar,elden çıkmadan bu güzel memlekete.
Hepimizi uyuşturup götürüyorlar,yavaş,yavaş büyük felakete.
Birlikte acil tedbir alalım;
kuraklık fırçasıyla tanışmadan dünya
.................................................................Osman KAAHASANOĞLU

*Mesarya bir ova Kıbrıs'ta; ve eski bol verişmli zamanlarda yılda üç kez ürün alınırdı...

Su Gibi Şiir Grubu Şairleri
Kayıt Tarihi : 23.3.2007 19:47:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Grubumuzun ortak şiirlerine katılan şairlerimiz, dizelerinin SU GİBİ ŞAİRLERİ yetkili şairlik sayfasında yayınlanmasına izin vermiş sayılmaktadır. Kendi bölümü dışında, şiirin bir kısmını yada tamamını sayfasında yayınlamak isteyen şairler, diğer şair arkadaşlardan izin almak zorundadır. (Bu yasal bir gereklilik ve uyarıdır)

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Burcu Yalkın
    Burcu Yalkın

    Emeği geçen ve okuyarak paylaşıma ortak olan tüm arkadaşlara teşekkür ederim..Saygı ve selamlarımı yolluyorum...

    Cevap Yaz
  • Kazim Uzun
    Kazim Uzun

    Duyguların büyüdüğü şiirlerin de kuraklık fırçasıyla tanışmaması dileğiyle, tebrikler tüm emekleri.... Sevgiler...

    Cevap Yaz
  • Merâl Özcan
    Merâl Özcan

    Hayatımıza kuraklıklar girmeden önlem alalım diyerek Gülşen Şenderin arkadaşımızın öncülüğünde başlayan serbest ortak şiirimize yazarak emeği geçen okuyarak değer katan her arkadaşımıza teşekkürler...
    'su gibi aziz olun' selamlar

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (3)

Su Gibi Şiir Grubu Şairleri