-Oğlum'a Mektup 1-
Nasıl doğayı seviyorsan,
Nasıl beni, anneni, eşini, kardeşini seviyorsan,
Sevgiye muhtaç o kadar insanımız var ki,
İnsanlarıda sev oğlum.
........Çevrene ışık veremezsen,
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Hem oğlunuza tecrübelerinizi aktarıyor, hem öğüt veriyor ve hem de Türkiyede olanları ne güzel aktarıyorsunuz...Duyarlı yüreğinize sağlık abim...Tam puanımla listeme alıyorum...
Saygılarımla.
Kutluyorum.
''Bizim insanımız saygılıdır.
Misafirperverdir.
Yemez yedirir.''
.......
''İnsanlarımızı sev oğlum.
Bu ülkeyi sev.
Cumhuriyeti sev.
Demokrasiye inan oğlum.
Bütün bunları seversen,
Özde mutlu olursun.
Sen sevdiğin sürece,
Saygınlığın artar,
Yüreği sağlam dostların olur.
Ve yürekten sevilirsin oğlum...''
Türk insanının güzel hasletlerini çok iyi bilen ve gözlemleyen bir babanın oğluna verebileceği en güzel öğütlerdi, sayın Kemal Bey. Saygılarımla efendim.Hâlenur Kor
Tam puan
Sevgili abim. Size yakışan sözlerdi. Eminim oğlunuzda
sizin gittiğiniz yoldan gidiyordur. Çünkü nasıl bir ortamda
yetişiyor ve sevgi görüyorsa onu aynen uygulayacaktır.
Siz oğlunuza verdiğiniz bu güzel ve çoık anlamlı nasihatları
bu meziyetleri olmayan bir sürü insana vermiş oldunuz ve çok
da iyi ettiniz. Siyasetçiler gibi sevmesin. O 16 yaşındaki oğlunu
holding sahibi yaparak oğlunu yalana ve sömürüye alıştırıyor.
Çok güzeldi abim yüreğinize sağlık. İçtenlikle kutluyorum
kaleminizi. Tam puan. Sevgi ve saygılarımla...
İnsanlarımızı sev oğlum.
Bu ülkeyi sev.
Cumhuriyeti sev.
Demokrasiye inan oğlum.
Bütün bunları seversen,
Özde mutlu olursun.
Sen sevdiğin sürece,
Saygınlığın artar,
Yüreği sağlam dostların olur.
Ve yürekten sevilirsin oğlum...
güzel bir şiir... kutluyorum yüreğinizi
bir babanın oğluna bırakacağı en büyük miras...şair böyle bir miras bırakmış..tşk..ve tebrikler ....
Bu kadar güzel bir nasihat görmedim. Tebrik ediyorum
Her babaya vazife sayılabilecek mükemmel öğütler,harika bir şiirle sunulmuş çoguğuna.Yüreğinize sağlık.İlhamınız ve kalaminiz daim olsun.............................Tebrikler.Halil Şakir Taşçıoğlu
BABADAN OĞULA VERİLEBİLECEK HARİKA BİR NASİHAT VE TAVSİYELER SİLSİLESİ OLMUŞ.TEBRİK EDİYORUM KEMAL BEY.YÜREĞİNE SAĞLIK.TAM PUAN ÖZELLİKLE DE SON BÖLÜM İÇİN GELİYOR.
bayıldım harika bir çalışma akmış..
öğütler değerli ve anlamlı...
saygılarımla kutlarım...
Bu şiir ile ilgili 10 tane yorum bulunmakta