Kekik, yavşan, bezeliydi yolları,
Sizin cevizli bağ, bizim güllü bağ.
Hevenk hevenk meyva yüklü dalları,
Sizin cevizli bağ, bizim güllü bağ.
Al, kırmızı, pembe, sarı, mor, beyaz;
Yediveren güller açar kış ve yaz.
Hayâle, rüyaya romana sığmaz,
Sizin cevizli bağ, bizim güllü bağ.
Elma, armut, badem, kiraz, ayva, nar;
Al, yeşil, mor, açılırdı her bahar.
Daldan dala uçuşurdu kumrular,
Sizin cevizli bağ, bizim güllü bağ.
Hele bir gül vardı mavi açardı,
Üzerinde kelebekler uçardı.
Etrafına misk ü anber saçardı,
Sizin cevizli bağ, bizim güllü bağ.
Binbir derde deva idi kara dut,
Gölgesinde medfun derler 'Şeyh Mahmut'.
Kimine huzurdu, kimine umut,
Sizin cevizli bağ, bizim güllü bağ.
Söğüt Yaylası'ndan gelmiş şu çınar,
Asılardır bu toprağa kök salar.
'Gülü Peygâmberin teri' diyorlar,
Sizin cevizli bağ, bizim güllü bağ.
Bu bağlarda sevmiş dedem, ebemi,
Bu bağlarda sevmiş babam, annemi.
Bu bağlarda yakmış aşkın sinemi,
Sizin cevizli bağ, bizim güllü bağ.
Kayıt Tarihi : 27.4.2004 20:00:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!