Biz seninle iki ayrı komşu evin
bacasıyız
duman duman tütüyoruz
seni sardım tütünlere
tiryakinim içiyorum
duman duman tütüyoruz
yanıyoruz alev alev
su lazımsa
can suyu
olmalı dersin
yaz demedik
kış demedik
şiir yağmur
şiir kardı
güz bahçesi güllerine
zaman zaman çiğ yağardı
bir göl kanarı düşlerdik
bir de iki kişilik bir sandal
şiirdendi kürekleri hulyamızda
şiir aşktı sevdamızda
biz seninle ikimiz rüzgârların türküsü
sazlıkların iniltisi
acı çekmiş aynı ülke halklarıyız
çevresinde kamışlarla
ay düşüverirdi göle
dünya gözümüzde avuç kadardı
sen ve ben
biz seninle iki ayrı komşu evin
tütüp duran bacasıyız
yanmalara az bir zaman kaldı
az
az bir zaman
kısacık bir anda
hazırız ya yanmaya
duman duman tütmekteyiz
27/Haziran/2011/Pazartesi/Bodrum
Yüksel Nimet ApelKayıt Tarihi : 27.6.2011 21:25:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerimde çoğunlukla tek bir muhatabım var ve şiir ona yazılmış intibaı uyanabilir. Oysa sözüm, özlemim, aşkım şiirimde uçan kuşlara, göllerinde oynaşan balıklaradır, ıslık çalan rüzgârlaradır. Ve bütün bunları yaratan yaratıcıyadır aşkım Kimse şiirlerimin emek ürünü olmadığını bir anda çala kalem yazıldığını söyleyemez. Onlar münzevi bir hayatın, yalnızlığın eğitip olgunlaştırdığı bir yaşamın, soylu hüzünlerimin acılarımın tortusu hülâsasıdır. Alnıma yazılıp, ruhuma kazınan, her birinin en az bir yılıma malolduğu, içime yazılmış şiirlerin müsveddelerinden temize çekilip bir iki yeri düzeltilmiş şiirlerdir; kalemimden bir anda döküldüğü sanılan şiirlerim... Yine şiirlerimde sık kullandığım deniz, göl; niye göl diye kendime sorduğum soruya cevabım belki sahil çocuğu olmadığımdan, ilk kez göl'le tanışmış olmamdan kaynaklanıyor olabilirdi...Denize sadece okuduğum kitaplardan aşinalığım vardı ve ben göl'leri daha bir gizemli buluyordum. Bir anadolu kadını olarak hem savaş çocuğu olmanın mağduriyetini, hem de cumhuriyetin, cumhuriyet kadını olmanın sevincini, kıvancını yaşadım... Memleketim Elazığ'da ki Hazar gölü bizler için bir mesire yeri idi. Günün değişik saatlerinde çevresindeki dağların da etkisiyle harika, gizemli renklere bürünmesi ile bizi ve gelen konukları cezbeder, piknik alanları ve villaları motelleri, pansiyonları ile, hüsnü kabulleri ile gelenler memnun ayrılırlar. Atatürk'ün doğunun Yalovası dediği Gölbaşı, Sivrice, kezin ilçeleri ile muhteşem denizi aratmayan özelliklere sahip bir beldedir. Söğüt dalına dizilmiş, hemen oracıkta köz ateşinde pişirilen balıklarının lezzeti damaklarda unutulmayan bir tad bırakır Elazığ sebzesi ve meyvesi, üzüm bğlarıyla bolluk içinde bereketli bir yöredir her şeyden önce. Tarihi Harput kalesi değişik medeniyetlerin bıraktığı kültürler ile halkının da kültüre değer vermesiyle, gezip görülmeye layık bir değerdir benim gözümde. Gerek tayinle gelen memurlar, görevliler gerekse ziyaret için gelenlerin indinde, hem güzelliğiyle hem de insanının misafir perverliğiyle asla unutulmayacak göreceli bir şehirdir. devam edecek
![Yüksel Nimet Apel](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/06/27/biz-seninle-ikimiz-2.jpg)
Çok güzeldi.Beğenerek okudum.
Kutluyorum Efendim.
Erdemle.
TÜM YORUMLAR (2)