Karagözler hikayemiz,
En ateşli,
en güzel dizelerimiz.
Bir demet goncayız biz
Işıklı dünler içinden gelir,
karanlık günler içinden geçeriz.
Biz, parıltılı başaktan deniz:
Canlısı bol, en bitek tarlalarda
bizi süren, karasabanlara
şükrederiz.
Atılan bir tohumun
tılsımlı hedefleriyle dolu içimiz,
Dişimiz, erkeğimiz...
Sevda kemerleriyle sıkılı
sevdalı bellerimiz;
Büyür ellerimiz gittikçe,
Işır geleceğe gözlerimiz;
Sımsıkıdır yüreğimiz,
Filizlerimize el sürdürmeyiz;
-Soldurmaya hakkı yok kimsenin-
Kemeri belimizden çözdürmeyiz...
Dağılmanın adıdır-yaşarken-
kem gözlere hedef gösterilmemiz.
Andımız:
Yapraklarımız dökülmeden solmalıyız.
Bedenden kopmadan başlarımız,
-kurusak da- kendi var omuzda
sağlam çiçekler olmalıyız.
Kültürüz biz!
Derin, denizlerimiz,
Kunt, gemilerimiz;
Yüzmeyi bellemeliyiz önce,
Yüzdürmeyi bellemeliyiz...
Ölsek de,
belimizde sıkıca kemerlerimiz.
Uçuş ha uçuş!
Çiçeğe durmuş dallarımız
asıl güzelliklerimiz.
Sevda yellerine kurban,
Fırtınalara setiz;
Biz milletiz!
İllete illetiz;
Sağ yatan iskeletler,
'Türkiye' adındaki etiz!
Kayıt Tarihi : 27.10.2004 00:16:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!