Ey kan emici emperyalistler ve işbirlikçileri! .. duyun sesimizi!
Biz, ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün izinde,
Bu vatan için can veren gençleriz.
Biz, bu vatanın tam bağımsızlığı için, işkencelerde, darağaçlarında,
Sırtından kalleşçe kurşunladığınız, Kemalist gençleriz!
İşte biz o; Mahirler, Hüseyinler, Cevahirler, İbrahimleriz!
Conileri İstanbulda denize döken, Denizleriz!
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
O büyük atamın gittiği her yolda sonunu kadar varım,kanımın son damlasına kadar.Bu güzel dizeleri beğeni ile okudum.Tam puan ile antolojime aldım.Akşamınız hayırlı olsun.
Şiirdeki duygularınızı paylaşıyorum..Emeğinizi kutluyorum..
teknolojinin girmesiyle dünyamıza on larda yok oldu ....postacı sadece fatura getiriyor şimdi......saygıyla
'HALKIZ BİZ YENİDEN DOĞARIZ ÖLÜMLERDEN...ANKA KUŞU MİSALİ KÜLLERİMİZDEN'
Uyan Türkiye'm
En büyük terörist Amerika’dır
Uyuma uyuma uyan Türkiye’m
PKK DTP ona maşadır
Uyuma uyuma,uyan Türkiye’m
Savaşmanın şekli şimdi değişti
Düşman içimize gelip yerleşti
İşbirlikçi hükümetle birleşti
Uyuma uyuma, uyan Türkiye’m
Orta doğu projesi yürüyor
Ülkemizi haritada bölüyor
Atatürk’ün kemikleri sızlıyor
Uyuma uyuma, uyan Türkiye’m
Kuzey Irak kürt devleti olacak
Bu sebeple ülkemizi bölecek
İkinci bir İsrail’i kuracak
Uyuma uyuma, uyan Türkiye’m
Yobaza haine dokunulmuyor
Yurtseverler zindanlarda çürüyor
Taviz vermek için açılım diyor
Uyuma uyuma, uyan Türkiye’m
Cumhur Gül'den sonra malûm Gülen’e
Başbakanlık adadaki yılana
Gidişat böyledir gözü görene
Uyuma uyuma,uyan Türkiye’m
Türk’üm demek,bayrak sevmek suç gibi
Günden güne bölüyorlar ülkemi
ÖRENKÖYLÜ yok bunların vijdanı
Uyuma uyuma,uyan Türkiye’m
(Ağustos-2009-Ankara)
Mehmet Kındap
KUTLUYORUM SAYGILAR
Öz anlatımlı severek okudugum bir paylaiım dı kutlarım
Katılıyor ve kutluyorum
Yürek güzelliğiniz şiirinizde ki mısralarınız da dile gelmiş çağlamış adeta. Dilerim gönül ışığınız hiç sönmez DOST. Bilal Esen
Çok mücadele etmemiz gerekecek dost yürek, çok... Coşkulu şiirinizi kutlarım, mutluluklar sizinle olsun!(10on+)
Sayın Hüseyin bey şiirlerinizi okumaya doyum olmuyor yürek sesinizi çok güzel yansıtıyorsunuz.
Sizi tebrik ediyorum. Kaleminiz daim ilhamınız bol olsun benden 10 puan panonuzda.
Bu şiir ile ilgili 33 tane yorum bulunmakta