Balyoz iniyordu sokaklara,
doğru ve haklı ne varsa
alçak ve yalnışı getiriyordu.
Sustukça gözündeki fer,
ölümler bitmeyecekti..
Seçim senindi,
yaşamakla ölmek arasındaki
yakınlaşman,
oynaşmanın zevki senindi......
Sonrası ilk adet gören
sübyanın
bütün koğuşa
baklava ısmarlaması....
Yüzünün şafağı
çekicekti eşkiyaları......
Ağladıkça, kendin eğilecektin
önlerinde......
Kartal pençeleri sıktıkça,
soluğun azalır,
ciğerin demlenir susuzluğunda,
ciğerini piç eder, eşkıya zulumleri.
Büyüdükçe, harcanacaktı
yaşamın.....
Ötesi yok, büyüdükçe
harcandı..
Biz çabuk büyüdük çocuk,
acıtan cümlelerimiz yoktu
gevezeliklerimizde...
Kime dokunsa ellerimiz
bizdendi, bizdi......
Şimdi serçe parmağımdan
ayaklarıma yayılır ağrılar,
bir papaz gelir uzaktan
şevkatli sesiyle dokunur
avuçlarıma.
Şaraplı ekmek tadı ağzımda,
çürümüşlüğümde kaybolur
sessizliğim..
Ne tuhaftır şu cellatlar,
yüreğinin acısından
yine onlar kurtarır seni....
Sapsarı bir ışık vuruyor yüzüme,
keyifliydim hani
kıçımın arkasındayken ellerim.....
Gelmeseydi sonrası...
sonrası, gestapo çiçeği
kan kesermiş türküleri
fincanı taştan oyarlar........
Kime dokunsa ellerimiz bizdi
yarım kalmışken herşey,
ölmek öyle can sıkıcı....
Şeftali kokuyor demirlerin ötesi,
annem kokuyor.
biz güzel çocuklardık
biz gülmeyi bilen çocuklardık......
Kayıt Tarihi : 15.8.2004 23:16:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

sevgiyle ve mutlu kalın
TÜM YORUMLAR (1)