Kavruldu yüreğim her gün yanmaktan,
Her şehit anasının göz yaşlarından,
Düştükçe Mehmet'im bir bir toprağa,
İşte vatan deriz biz Türkler buna...
Bin yıldır yazgımız hep böyle bizim,
Dilim lal olsa da dinmez hiç sızım,
Kara kışım,baharım,şimdi de yazım,
En hisli duygularla söylerim..
Malzgirt’ten Viyana’ya düğün eyledik,
Bu kutlu yolda çok şehitler verdik,
Ata yurdum Orta Asya’dan göçler eyledik,
Anadoluyu,anayurda çevirdik…
Bir değil on bini şehit düşse de,
Toprağın rengi kızıla dönse de,
Cennette güller hep bizdense de,
Bu yolda düğüne koşar gideriz…
Ateştir bu, hep düştüğü yeri yaksa da,
Açılan yaralardan kanlar aksa da,
Bin yıl değil,onbin yılda sürse de,
Bu gdüğün yerinde gönül eyleriz
Diyorlar ki,Yirminci asrın mahluku asil,
Yirmi birinci asrın mahluku sefil,
Toplanır gelir cümlesi gafil,
,Biz bu dünyada hakkı söyleriz
Hilal ile haçın mücadelesi,
Hak emridir hilale ezanın sesi,
Var oldukça Mehmet'ime Allah'ın emri,
Al bayrağımın altında hiç dinmemeli…
Kayıt Tarihi : 29.10.2016 20:41:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!