biz böyleyiz ya şimdi
hani yorgun, bitkin
ertelenmiş hayallerin kısır bahçelerinde
açmayan kiraz ağaçlarının gölgesinde hayıflanan
biz böyleyiz ya şimdi
hani gırtlağına kadar plastik,
karbonmonoksit kokan caddelerde
adımları hiç bir yere çıkmayan yürüyüşlerde kaybolan
bizi, bize ait olmayan bu zamana taşıyan çocukluğumuzdu oysa
ah ! ne büyük zalimlik
dallara konan kar tanelerine gülümseyen çocukluğumuz
geçip giden derin ırmakların şarkılarını
yerli yersiz mırıldanan dudaklarımız
çatlamış narın , incirin, güneşin
saçlarımızda oynaşan rüzgarın
hafifmeşrep türkülerin
oynak nakaratlarıyla baştan çıkan çocukluğumuz
rastlantısal bakışların çakımında alevlenen
anlamsız hülyaların çok erken parçalanışı
karanlığı emziren korkularımız
şevkatle başlayan masalların az ve uz gidilen yolları
usulca vahşete gebe bir dünyaya çıktı
bizim suçumuz yoktu
biz;
o zaman da çok güzel ağlardık
şimdi de
keşke bir tek ölü serçeleri gömseydik
yenik peygamberin dualarına sarılarak *
keşke bir tek ölü serçeleri gömseydik.
*kamer-10
Ahmet KırmızıKayıt Tarihi : 14.2.2020 00:16:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
biz böyleyiz ya şimdi
böyle umarsız
kanatları yanık ya güvercinlerin
yıkılır elbet dikenli teller
zorbalığın kaleleri yıkılır bir gün
kopar celladın kemendi
İçtenlikle kutluyorum şiiri ve şiirden geçen çocukluğun altın günlerini. İyi ki beyinlerimizin kıvrımlarında capcanlı duruyorlar. Selam olsun şiire ve şairine.
Kutluyorum kalemin gücünü. Saygıyla...
Selam sana ve şiirin tamamına. İnsan çocukken kaybeder, çünkü çocukluk kaybetmek/kaybolmak için en iyi mekandır.
TÜM YORUMLAR (4)