- İbni Ömer r.a. anlatıyor:
- Başlangıçta peygamberimizin s.a.v camiinde minber yoktu,Resûlûllah s.a.v hutbe okurlarken kuru bir hurma kütüğüne dayanırlardı. Yeni yapılan minbere çıkıp ilk hutbesini okuduklarında,hamile deve ağlayışını andıran acı sesler ve ağlamalar duyuldu. Ağlamasını bir türlü kesmiyordu, peygamberimiz s.a.v.minberden inip yanına geldi. Elini üstüne koyup teselli edince sustu. Üzerinde yapılan zikrullah dan uzak kaldığı için ağlıyordu.
Peygamberimiz s.a.v. şöyle buyurdu:
‘Eğer ben onu kucaklayıp teselli vermeseydim,kıyamete kadar ağlaması böyle devam edecekti’.
- Cabir ibnu Abdullah r.a. anlatıyor:
o kadar da önemli değildir bırakıp gitmeler,
arkalarında doldurulması mümkün olmayan boşluklar bırakılmasaydı eğer.
utanılacak bir şey değildir ağlamak,
yürekten süzülüp geliyorsa gözyaşı eğer…
belirsizliğe yelken açardı iri ela gözler zamanla,
öylesine derince bakmasalardı eğer…
Devamını Oku
arkalarında doldurulması mümkün olmayan boşluklar bırakılmasaydı eğer.
utanılacak bir şey değildir ağlamak,
yürekten süzülüp geliyorsa gözyaşı eğer…
belirsizliğe yelken açardı iri ela gözler zamanla,
öylesine derince bakmasalardı eğer…
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta