‘Kul kurar, şeytan gülermiş’
Derdi babaannem
Bunu ne çok yaşadım ömrümce
Yakası açılmamış hayallerim vardı
Gariptir;
Doğumları hep prematüre…
İrdelemek ne haddime
Akşam erken iner mahpusaneye.
Ejderha olsan kar etmez.
Ne kavgada ustalığın,
Ne de çatal yürek civan oluşun.
Kar etmez inceden içine dolan,
Alıp götüren hasrete.
Devamını Oku
Ejderha olsan kar etmez.
Ne kavgada ustalığın,
Ne de çatal yürek civan oluşun.
Kar etmez inceden içine dolan,
Alıp götüren hasrete.
Suskun yüreğin çığlığı,isyanı,serzenişi kendi içinde naif bir o kadar da kocaman seslenişi..
Naime hanım'cığım sizi içtenlikle kutluyor eserinizi listeme alıyorum.Sevgiyle
İç hesaplaşma...onu Alıp buraya,bunu Alıp oraya koymaktan doğan bıkkınlık...hayatın Özeti bu aslında...mesela ben eşikleri atlatmaktan bıktım...atladığım her oda deniz...ne çok eşya,ne çok iş...gözüm karışıyor,büyüyor dalgalar...😀eşyalar balık..
Biliyor musun,en apışı ninelerimiz kurardı...gördüm ki,en güzel Lafı da onlar söylüyormuş...söyledikleri bütün sözler doğru bence...rahmetli annem de derdi ki,her başı poğluyu kadın sanma....ne kadar doğru...sanmadığımız kadınlarla doldu taştı bu memleket,he valla...eh,yol bellidir gayrı...
siyah ile beyaz arasında geçen hayatlardan nemalanan toplum olmaktan kurtulamayacak mıyız acaba diyorum...yok mu bunun hep beyaz yanı...beyaz hayat,beyaz aşk,beyaz mutluluk,beyaz gülüş. mesela...olur umarım...
Kutladım öğretmenim,selam ve Sevgilerimle...
Bir çocuk ruhu, yetişkin yüreğinin sesi, nefesi var şiirde...Kırılganlıklar, umut ve umutsuzluk el ele. Hiç bir zaman isteklerimiz, düşündüklerimiz, hayal ettiklerimiz bize tüm istediklerimizi veremiyor..Bazen küçücük mutluluğu bile engelliyor..Ama yaşam dediğimiz bu yolda hepsini öğrenip devam ediyoruz nefeslenmeye..Suskularımız en büyük dostumuz olurken kararsızlıklar en büyük düşmanımız olur..Kalalım sevgiyle yine de..Ondan güzel dost yok bence...Ve bir senfoniyi dinlemek her zaman güzeldir...Başka bir anlam katar ruhumuza..Çok güzel ve anlamlıydı...Yüreğine sağlık canım.
Mükemmelliyetçi engin bir kişiliğin, arkasında olumsuz hiçbir şey bırakmama dileğinin verdiği ilhamın ortaya koyduğu şiirdi...
Evren kaosdan denge üreten bir döngüdedir. Olumluluklar kadar olumsuzluklar da her zaman, herkes için gündemdedir. Bu, insanoğlunun ergin, savaşçı dengeli bir ruha ulaşmasının kaçınılmaz bir yoludur. Şeytan bu imtihan yolunda tuzak kurmak için hep tetiktedir.
Sevgili Naime Hanım'ın, çocukluğundan bu yana başardığı okadar güzel ve anlamlı işler olmuştur ki gerisi evrenin iklimi...
Tebriklerim ve sevgilerimle.
aman boş dünya
yine boş dünya
kim bu dünyaya direk kalmış ki herkes bir gün ansızın pılısını pırtını toplayıp bu dünyadan göçecek..insanın aklına ölüm gelirse böyle şiirler yazdırır insana.kim bilir kimler neler söyleyemeden göçtü gitti dünyadan..kutlarım Naime Hanım...++
Klasik Batı Müziği’nin başyapıtlarından söz etmek gerektiğinde belleğimizin ön sıralarında sürekli senfoniler yer alır.
Bitmemiş Senfoni de bunlardan biridir ve Franz SCHUBERT’in en önemli yapıtlarından biridir.Yaşama veda ettikten sonra büyük müzik salonlarında seslendirilen bu yapıtın,Sanatçı’nın genç yaşta sonsuzluğa uğurlanışından sonra tamamlandığına değgin yaygın bir söylenti vardır.
Naime ÖZEREN’in anılan yapıtın adını verdiği şiirdeydim.
Öncelikle vurgulamalıyım ki,şiirdeki İç Ses kendi gerçeklerinden söz etmekte;bir dizi itiraflarda bulunmaktadır.Bu itirafların her itirafı yaşamın başat olgularıyla ilişkili olup başarmak/kaybetmek bileşkesine oturmaktadır.
İki arada bir derede kalmışlığın kendisini oldum olasıya yaraladığına vurgu yapan İç Ses,genellikle ikircikli olma durumunun kendisini yıprattığını,üzdüğünü açıklar.O’nu en çok da ‘araf’larda konumlanıyor olması üzmektedir.
Evet,böyle de yaşamlar vardır,dercesine gerçekler üzerinden konuşur Şair.Her yaşanmışlık olmasa bile aşksal eylemliliklerden payına düşeni almıştır Şair…Bunların her biri bir bitmemiş öykünün metinlerine konu olacak değin gerçektir.
Aşk gerçeğinde kalmalar kadar gitmeler de doğaldır.Bu milyonlarca kez kanıtlanan durumun şiirin finaline oturtturulduğunu görüyorum.
Sevemedim kalır gibi gitmeleri,derken yürekteki kırılganlığını da duyumsatmadan edememiştir Şair.
Acaba başka şeyler de söylemek istiyor muydu Şair?
‘’…
Aslında söylemek istediklerim
Suskularımda gizli
….’’
Dizelerine bakılırsa ,şiire yaslandırılmayan olaylar/olgular da var,demek olası.
Güzel,kendi biçemine uygun bir şiir daha okudum Değerli ÖZEREN’in kaleminden.
Kutluyorum Efendim.
Nicelerine.Erdemle.
Yarama dokunur hep
Schubert’ in Bitmemiş Senfonisi
Arafta kalmamalı hiçbir şey
Sözüm yok siyaha veya beyaza
Fakat hiç sevemedim nedense grileri
Ve yarım kalmış öyküleri
Muhteşem bir yüreksiniz ..Naime Hanımcığım..Şiiriniz listemde ...Kutlarım.. Saygılar..Sevgiler...
Bence bu güzel şiir, açıldıkca öyle bir genişler ki,geniş bir yelpazenin kanatları gibi..Ama buna ne bizim sayfalarımız nede,işin doğrusu yazmaya takatımız yeter..! Öyle bir konu ve yine öyle bir kurgu..
Allah beterlerinden korusun..Şu hayatta başımıza gelen her musibet anında,düştüğümüz o durumdan binlerce kere beteri olan insanları düşündüğümüzde, o anki acımızı hafifletir,hatta unutabiliriz bile..Ve birde 'alın yazısı' dediğimiz,kendimce kabullendiğim, hiç kimsenin hiç bir şekilde değiştiremiyeceği Yüce Yaradanın her insanın senaryosu şeklindeki yazgısına yazdıkları..Onu da;'Allah beterlerinden korusun' deyip kabullenmekten başka çaremiz olamaz her halde..
Bir de madolyonun öbür yüzü;eğer iyi olan her şey yarım kalmasa, yudumlaya yudumlaya,aheste aheste sonuna kadar gidebilsek büyük mutluluk...Ama ya yine kötü bir durumsa yarım kalmasına sevinmezmiyiz..?..
Birde hayatı ya siyah,yada beyaz olarak düşünmek..Arada kalan morundan sarı sından,yeşilinden, onlarca yüzlerce renk tonundan (çirkin yada güzel) mahrum kalmak o insana hayatı monotonlaştırmazmı..?Hani diyorum ki;az da olsa elimizin erişebildiği güzelliklerden az azda olsa nasiplenmek iyi değilmi.?Tabi arada gelen olumsuzluklarda hayatın tuzu biberi..!
Öğretmenim.bütün bunları yazmamdaki gaye;son zamanlarda ard ardına çok üzücü olaylar yaşadınız.Normal olarak karamsarlık içerisindesiniz.Gayem sizi biraz olsun motive edip hayata yeniden sıkı sıkıya sarılabilmeniz için..Sakın olaki 'çok bilmişlik yapma ukala' demeyin..Lütfen okuyan da demesin..
,Son zamanlardaki ruh halinizi anlayabildiğimi düşündüğüm,empati yaptığım için bütün bunları yazdım..
Güzel şirinizi ve değerli şahsınızı yürekten kutluyor,herşey gönlünüzce olsun diyorum.
.Gurbet elden selamlar,saygılar,sevgiler gönderiyorum..
Söylenen her sözü, yapılan her davranışı kendimizin yaptığı gibi yapıldığına inanırsak, daha çok hayal kırıklıkları yaşarız. Çünkü; insanlar şeytanın pabucunu da ters giydirecek kadar iblisleşmiştir günümüzde. değerler, tabular alt üst olmuş, çıkarlar ön planda, gemisini yüzdüren ilk sırada. yalan söyleyen baş köşede, çalan el üstünde, gözleri fel fecir okuyanlar liste başlarında. Güzelliklerin, doğruların, iyilerin gerçek yerini bulması dileğimle, anlamlı şiirinizi severek okudum. Emeğine, yüreğine sağlık.
Ah Naime hanım,
Şiirin başlangıç bölümündeki şikayetlerden kurtulmanın yolu çok kolay:
Şeytanla beraber düşünüp onun gibi davranmak ve böylece onunla beraber gülmek...
Ama, bunun için, yüreğimizin gözlerini bağlamak gerek... o da, şair mizacına uymuyor bir türlü...
Tümüyle gerçekten çok güzel olan şiirin, özellikle son bölümündeki söyleyişlerim her biri, bir şiir dolusu anlam içeriyor ve çok fazla güzeldi.
Gönülden kutluyorum bu güzel şiirinizi.
Bu arada, düşündüm de, belki de 'bitmemiş senfoni' yi bir klasik yapan, onun, BİTMEMİŞ olmasıdır, kim bilir...
sevgim ve saygımla efendim,
Ünal Beşkese
Bu şiir ile ilgili 83 tane yorum bulunmakta