Üzerine olsun Hakkın selami,
Kara gözlerinden öperem oğul..
Almişem elime kağıt kalemi,
Hal-u ahvalımızi tökerem oğul..
Hamd olsun iyiyız şu ana kadar,
Her senemiz geçen yıldan tey beter..
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Hepimiz, bu toprakların evlâtları, Anadolu çocuklarıyız... Kimliklerimizde Bitlis, Adana, Edirne, Samsun, Aydın, Ankara yazıyor olsa da, bu ülkenin karılmış harcındaki varlıklarıyız...
İşte bu bağlamda, Bitlis'ten yetişmiş ve dizeleri ülkenin dör bir yanında, Bedirhan GÖKÇE yorumuyla terennüm edilen Sayın Hüsamettin BİLGEN'in, yüreklerde iz bırakan en güzel şiirlerinden biri...
Şairimiz, öylesi bir güzellik ve akıcılık içinde kaleme almış ki bu dizelerini, 7 bölge, 81 ilden yürekleri kanatan ve gerçeklerimizi yenibaştan önümüze koyan nitelikte...
Temelde, Azeri ağzını da bizlere teneffüs ettiren bu güzel şiir, her ne kadar 'Bitlis lehçesiyle' kaleme alınmış olsa bile, ülkemizin her bölge ve her ilinde, aynı duygularla terennüm edilen bir özellik taşımaktadır.
Anadolu evlâtları olarak, yöresel ağızla kaleme alınmış olan dizeleri, her yerde aynı duygularla terennüm etmememizin imkânı yok.
Şairimiz, yüreğinden kopup gelen duygularını bu şiirine aktarırken, adeta Andolu'nun 81 il ve yüzlerce ilçesi, binlerce beldesinde yaşayan insanımızın da tercümanı olmuştur... Öyle olmuştur ki, Samsun'da, Aydın'da, Adana ve Ankara'da da aynı duygularda terennüm edildiğine tanık olmaktayız.
Bu muhkem kalemi, yürekten kutlarken, başarılarının sonsuz olmasını dilemekteyim... Saygı, sevgi ve selâmlarımla...
Bitlisi bilen biri olarak ve insanlarını seven biri olarak bu şiiriniz mükemmel diyorum...
Katıksız bir dil...
Tebrik ve saygı ile
Bitlis te yaşayan biri olarak sizi iyi anladığımı sanıyorum.Çok etkileyici, inanın içim burkuldu.Umarım dilekleriniz kabul olur.10 puanla listemde.
Toprak kokan şair yüreğe, en içten sevgiler
ali rıza malkoç www.arm.web.tr
çok çok güzeldi...
Üstad,
Yarın Antalya Genç Sanatçılar Derneği Agesan Hayal Şairevi' nde ŞİİR ŞİİR TÜRKİYE'M programımda BİTLİS ilimizi ele alacağız. Sizin şiirlerinizi adınızdan bahsederek okumak büyük zevk verecek bana. Antalya' da bulunan Bitlislilerden selam size...
Şair olmanın birinci şartı, okuyanın duygularını depreştirmek, kalbini titretebilmek... Bunu bu şiir fazlasıyla yapıyor. Samimi ve sıcak...
Sanıyorum bu şiirinizi radyodaki bir programda dinlemiştim..Güzel bir mektup şiir..tebrikler
Bu şiir ile ilgili 8 tane yorum bulunmakta