Yokuz biz aslında,
Tüm var oluşların inadına...
İnadına var olan...
İnadına, herkesin ve her şeyin...
Biz; yokuz aslında.
Akşamın bu küllük vaktinde,
Kül olan sigara gibi sönmek zorunda kalanız...
Aslında, biz yokuz!
Sırtımızda günden kalan anlar, anılar...
Anılar gibi unutulan, unutulmak zorunda kalan...
Akıldan çıkmazken, akla gelemeyeniz...
Aslında yokuz, biz...
Zemheride özlenen güneşli bir gün;
Bir rüzgar esintisi,
Bir yağmurlu son bahar akşamıyız Temmuz ateşinde...
Biz, yokuz aslında.
Henüz yazılmamış mutlu bir hikaye,
Belki izlenmemiş bir film,
Söylenmemiş bir şarkıyız belki de...
Sönmeyen ateş yanar durur da içimizde,
Var oluşlarının inadına o ateşin varlığının,
Biz, yokuz aslında...
Gidilmemiş bir yer, yürünmemiş bir yol...
Vuslata eren bir rüyayız, hiç görülmemiş.
Kursakta kalan kelimeleriz; söylenmemiş.
Biz yokuz aslında...
Kayıp bir kimliğimiz biz,
Kayıp bir adres.
Henüz yanmayan ışığız belki,
Sıra selviler gibi uzayan sokak lambalarında...
Yokuz biz, aslında.
Bir dünya var, bir gökyüzü...
Var işte şu minare,
Var işte şu yeşil deniz...
Aslında, yokuz biz...
Akşam vakti güneş sırtımızda,
Yola gülüşü düşen gölgeler gibiyiz;
Gölgede kaybolan gölgeleriz;
Yokuz aslında biz...
Yokuz biz, aslında...
Aslında yokuz biz!
İçilmemiş bir fincan kahvenin,
Hatırda kalan hatırasıyız kırk yıllık...
Gözlerinin meftunu gönlüm,
Yüreğinin hasreti, isyanı kelimelerin...
Biz yokuz aslında.
Kayıt Tarihi : 4.4.2023 19:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
İçilmemiş o son sigaraya...
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!