Biten Bir Sigara Gibi Dumana Ve Küle Dön ...

Biten Bir Sigara Gibi Dumana Ve Küle Döndü Zehirler

Bundan çok zaman önceydi belki. Hani daha yaralarımız acılarımızla besleniyordu. Hani yarın dediğimiz şey anlarımıza düşman bir yalancıydı. Gülücük dediğimiz yanak göçüklerimizin altında kalmış heveslerdi. Çiçekler tohum bile değildi o zamanlarda.

Hatırlar mısın?

Kıçımızı hapsedip kaldırımın soğukluğuna, geçen saate aldırış etmeden, öylece boş ve öylece birbirimize ait yumardık gözlerimizi gündüze inat bir karanlıkla. İliklerimize iliklenen çelişkilere aldırış etmeden, denklemlerine takılmadan bilinmezliğin ve düşünmeden düşüncesizliği arzulu bir şekilde sarardık bedenlerimizi birbirimizin bedeniyle.

Duyar mısın?

Yeni yetme sevinçleri takıp peşimize, belki de masum sayılabilecek tutukları paylaşmayı görev edinmek yaşama biçimiydi. Hani biçimsizce, “kuru” kalabalıklarda “yaş”lanmadan önce. Tüm güzelliklerin yok olacağı gerçeğini var etmeden içimizde olabildiğince gerçekçi birer yalancıydık. Bir birine körüne körüne inan açık gözlü dangalaklardık.

Görür müsün?

Kana susamış azılı katiller gibi, birbirimizin dudaklarından hakkımızı alırken kanatırdık her seferinde bize ait olanı. Her seferinde, zevkten dört köşe olan bir vampir gibi, ağzımızda bir diğerimizin teni, yavaş yavaş değiştirirdik bedenlerimizi.

Söyler misin?

Son bir defa beni sevdiğini.

Birkan Akdoğan
Kayıt Tarihi : 4.3.2013 14:30:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Birkan Akdoğan