Yüzüme gülerek sırlarımı aldın
Sen yarınlarımı bu günümden çaldın
Sen içimde sızı olarak hep kaldın
Aşkıma surları ören biriyim ben
Bir zaman fidandım dallarım budadın
Acılara beni adak mı adadın
Meğerse zalimden zalimiş kod adın
Umutsuz hayaller kuran biriyim ben
Kuruttun gülümü gönlümün bağında
Yaprağımı döktün en güzel çağında
Dal budak koymadın şu gönül dağında
Kurumuş dal gibi duran biriyim ben
Hallerim görüpde nedensiz gülersin
Divane yüreği hasrete belersin
Sevda ateşin de yanmayı dilersin
Şu kara bağrıma vuran biriyim ben
Sokaklar karanlık ayın bak şafkında
Gölgeler hayalet oluyor karşımda
Hilekâr yaşadım o senin aşkında
Mutsuzluğa sefa süren biriyim ben
Ağular içirdin ruhumu öldürdün
Bedenim yaktın da küle mi döndürdün
Yaşarken toprağa duasız gömdürdün
Mezara kefensiz giren biriyim ben
Yılanlar misali süründüm yerlerde
Huzuru arayan oldum yad ellerde
Dolaşıyor adım kemiksiz dillerde
Kendimi kendimden soran biriyim ben
Gayretlinin artık güldürmez yüzünü
Şeytana uymuşda tutmuyor sözünü
İhanetin hırsı bürümüş gözünü
Kem gözlere bedel veren biriyim ben
İzzet Gayretli
Kayıt Tarihi : 6.10.2020 20:27:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!