Ne Ankara’nın puslu politik havası
Ne de İzmir’in umursamaz tavrı
Kimse erişemez, gelemez karşı
Çünkü kalpteki İstanbul sevdası
Dört bir yandan gözler üzerinde hep
Arama pek çoktur geçerli sebep
Senin için akan kanlar olsa mürekkep
Anlatmaya yetmez çehreni elbet
Bize bahşetmiş seni Yaratıcı
Emrine vermiş boğazı, gerdanı
Göz kamaştıran ışığına
Paha biçemez dünya piyasaları
Asırlardır esirdin taş yapıda
Ne yiğitler öldü giriş kapında
Üzülmedin, takmadın hiç kafana
Boynun inceydi gökten gelen fermana
Onca millet yüklenip durdu kapına
Hepsinin gayreti fani dünya namına
Ruhuna değil taşına toprağına
Tuz bastılar gizli gönül yarana
İzin verseydin vahşi ırklara
Aynı yazgı yazılacaktı alnına
İşte bu yüzden sarıldın mapusuna
O soğuk, zalim, hastalıklı surlara
Girizgahtı Hazreti Eyyub Sultan
Mukaddes fermanı getiren insan
Her şeyi anlattı sana ayan beyan
Sabr et yakın, yolda Devleti Osman
Fatihini görünce dört bir yanında
Aşık oldun bu cihan şumul orduya
Simaları, ruhları pak topluluğa
Feth ettirdin kendini gönül rızanla
Sana medeniyeti getirdi Fatih
O candan istemeseydi etmek fetih
Hayatı tadamazdın bu kadar nezih
Rabbini edemezdin üç dinde tesbih
Sen bu milletle gördün medeniyeti
Bizle tanıdın sevgiyi, kardeşliği
Kim bilir Paris, Roma, Londra gibi
Sonsuzadek kalacaktın Hristiyan kenti
Olmayacaktı birlikte ne kilise
Ne de sinagog bir semtte iç içe
Yabancı kalacaktın leziz ezan sesine
Teşekkür borçlusun bu aziz millete
Biz seni demirden taştan molozlarla
Bağlamadık ki Asya’dan Avrupa’ya
Yüreğimizdeki hoşgörü bağıyla
Ulaştırdık seni doğudan batıya
Aslında ne Boğazın ne gerdanın
Cezb etmedi bizi altın toprağın
Önemli de değildi jeopolitik açın
Birikmişti hasreti içimizde ONDÖRT ASRIN
Kayıt Tarihi : 27.5.2013 14:19:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ebubekir Altunok](https://www.antoloji.com/i/siir/2013/05/27/birikmis-hasret.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!