Bayram gelse de
Gülsek diye bakıyor insan
O kadar batmışız ki
Keder içine
İçtiğimiz su fitil fitil
Geliyor burnumuzdan
Buruk sevinç içinde
Bazen kaynaşma
Bazen arbede
Deniliyor aldığımız vaziyete
Ve hiçbir vazife
Vaktinden önce
İcra edilmiyor
Seve seve ödüyoruz
Dostumuza olan borcumuzu
İcra memurları kapımıza
Dönmemecesine geldiğinde
Emekli oluyoruz nihayet
Nasıl bilirdiniz rahmetliyi
Diye sorulduğunda
Bir nur görsek gökte
Bin nur sanıp abartıyoruz
Oysa gerek yok ziyaya
Biz bize yetiyoruz
Biz bizi yediyoruz
Aslına bakarsan sıkı
Bir diyetteyiz
Biz bizden başkasını yemiyoruz
Olur da bir gün yeriz diye
Kuru gıda adı altında
Saklıyoruz mumyalarımızı
En sonunda yakıp mumlarımızı
Yatsıya kadar görüyoruz işleri
Gömüyoruz kemikleri
Ki bir gün daha acıkırsak
Kalkarsak yattığımız yerden
Kan ter içinde
Silkeleyip üstümüzden
Ölü toprağını
Hesap kitap derken
İşimiz zor
Koyuversek önümüze
Ölçüsünü tutturamıyoruz
Yediğimiz hiçbir nanenin
Anlamını çözemiyoruz
Dinlediğimiz bir namenin
Tellerinde sallanırken kanunun
Haktan hukuktan bahseden
Anayasa makamında beste
Her horoz ayrı ötüyor
Hüküm sürdüğü kümeste
Ve vaktinden önce ötenlere
Yaptırım uygulanamıyor artık
Biz uyuklarken tavuk saatinde
Kümese ahkam kesilmiş
Bayram gelse de
Gülsek diye bakıyor insan
Oysa her gün bayram
Ve her gün biri bize gülüyor.
10.10.2007
-ÜMRANİYE-
Kayıt Tarihi : 10.11.2007 20:27:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (3)