Baharda açılan bir yeşil yaprak;
Solmaz deseler de solacak birgün.
Gün gelip üstüne şu kara toprak;
Dolmaz deseler de dolacak birgün.
Dertlerin merhemi yoktur tabipte!
Arama boşuna çare Habip'te.
Azrail karşına çıkıp gelipte;
Almaz deseler de alacak birgün.
Düzensiz dünyada yandık yakıldık;
Ne esirgendik biz ne de sakındık.
Koyun sürüsünden kurda takıldık;
Yutmaz deseler de yutacak birgün.
Yargılanıp durduk sevgi suçundan;
Bizler çıkarmadık hançeri kından.
Göçünce yarenler salın ucundan;
Tutmaz deseler de tutacak birgün.
Zalimin zulmünden üzülür canlar;
Dertlinin halinden dertliler anlar.
Merhemsiz yaradan dökülen kanlar;
Durmaz deseler de duracak birgün.
Taş kondu araya bozuldu düzen;
Mazlumun ahvali gönlümü üzen.
Feyzi'ye ölünce senin cenazen;
Yunmaz deseler de yunacak birgün.
Kayıt Tarihi : 31.10.2007 01:27:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)