Bu seferlik parmaklarıma bırakıyorum yazma işini, ben izleyeceğim yani...
Benim sıram ondan önce değil gayri...
İlki;
Doğum günü'nde, boğaza nazır o kafede içtiğimiz kahveleri hatırlatıyor bana...
Hava soğuktu, üşüyorduk; ama gülüyorduk yana yana...
Sen gittin gideli çok uğradım oraya; ama dayanamadım soğuğuna...
Dönüş yoluna koyuldum beraber göz yaşlarımla...
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta