Bu seferlik parmaklarıma bırakıyorum yazma işini, ben izleyeceğim yani...
Benim sıram ondan önce değil gayri...
İlki;
Doğum günü'nde, boğaza nazır o kafede içtiğimiz kahveleri hatırlatıyor bana...
Hava soğuktu, üşüyorduk; ama gülüyorduk yana yana...
Sen gittin gideli çok uğradım oraya; ama dayanamadım soğuğuna...
Dönüş yoluna koyuldum beraber göz yaşlarımla...
İkincisi;
13 Harf, 6 Heceli o güzelimi söylediğin ilk günü...
Sen daha telefonu kapamadan aynı sözlerle sana döndüğümü...
Bu sözü artık resimlerine söylemek çok acı bir döngü...
Yaşam mı lan bu! Yoksa ölüm mü!
Üçüncüsü;
Piknikte, Doğa Ana'nın bir yerinde el ele yürüyüşümüzü...
Eski Türk Filimlerindeki gibi seni kovalayışımı; Sen, yakalanma arzusunda, ben ise yakalama...
Bir daha gitmedim oralara, yasak değil; ama sensiz hatırlamak istemiyorum 'o yürüyüşümüzü...'
Tutamam göz yaşlarımı ve yeminler olsun boğulurum karanlığın ve onların arasında...
Dördüncüsü;
Normal zamanda yorucu olan o dik yokuşu, karlı ve buzlu bir hâldeyken çıkmaya çalışmak...
Avuçlarımızda birleştirdiğimiz kar tanelerini, sevgimizi yükleyip birbirimize fırlatarak, o soğuk havada ısınmak...
Gökyüzü bembeyaz, dışarıda kar gani ama çıksam ne olacak ki!
Farzet ki çıktım; ya bir kar topu değerse bana, o zaman hatıralarım canlanacak ve o, herhangi bir yerime çarpmış olsa da beni kalbimden vuracak...
Beşincisi;
Eve gelir gelmez telefona sarılmak ve bizim yarattığımız bir ilân-ı aşk...
Bazen kahkahalarla, bazen utanarak meşk...
Kırk yıl değil de, hani iki yıl düşünsem aklıma gelmez olanlar bile aradı da bir sen aramadın be diğer-i aşk...
Meşkler desen sensizlikten beri bitik; Ruhum, kurşuna bulaşmış gibi delik deşik...
Onun yanındaki;
Aşkımın mühürü olan, ilk öpüştüğümüz zaman...
Eve döndüğümde beni tavana uçuran, mühürün tılsımıyla en mutlu şekilde haykırtan...
Sen değmedikten sonra değemez hiç kimse; göz yaşlarım hariç, onlarda senin için doğar, dudaklarıma dokunma şansı olan...
Gün gelir bir damla suya muhtaç kalır insan; ama ben sadece dokunuşuna ve sadece dudaklarında...
Diğeri;
İlk gittiğimiz parkta; bazen benim başım senin omzunda, senin başın ağacın dallarında, bazen senin başın benim omzumda, benim başım daldaki yapraklarda ağladığımız günleri...
Birbirimize sarılarak son verdiğimiz kederleri...
En zoruda sensiz ağlamak, peki ben yakamaz mıyım bu kaderi!
Yâr, sen yeter ki dön geri...
Bir diğeri;
Sizin sokağın ortasındaki o ağacın dibindeki sarılmalarımızı ve ayrılmayı...
Ağaç ile evinizin arasında herhangi bir yerde dönüp el sallayışını, rüzgarın buna eşlik edip o sıcaklığı bedenime ulaştırmasını ve sen bahçe kapısından içeri girene kadar ardından aşklıca bakmayı...
Çok geçtim oradan; ama sokağa her girişimde mezarımı gördüm, tam da beni terkettiğin yerde, ne bir çiçek ne başka bir şey var ne etrafında ne de içinde; sadece yandaki duvarın üzeri yazılı: 'Burada yaşadım bunca zamandır süren ayrılığı...'
Yazarken yeniden yaşamak çok acı, bunun lanet olası hatırına, zaten gittin gideli hilâl olan, parçalayacağım Ay'ı...
Ve onun yanındaki;
Benim için ailenle gitmeyişini kardeşin söylemişti mektubunda...
Senin için bana çekilen silahı tutan el tetikteydi gözlerinin ucunda...
Sen gittin, terkettin beni o sokağın başında!
Ama ben, bu sefer kendi kendime doğrulttuğum silahı ateşleyemiyorum bile yokluğunda...
Ve;
Biliyorsun,
Son parmağımda on marifet!
Biliyorum, gelecek;
Gelecek, çok Pınar gelecek;
Sensiz gelmeyecek,
Seninle gelecek!
Kalem değil; ama ben...
Ben, belki kalpten gidecek...
Amannn be! Geleceğim var ya, göreceğimde var!
Bana mı zarar?
Hayır!
Sana mı?
Hayır!
Senden, sevgimden, yani belki kalbimden gideceğim...
Sanki istesem - ki isteyeceğim! - geri dönemeyeceğim!
Sen gel de kalbimden gönder,
Yüce Tanrı'm elbet dönüşümü halleder...
Belki bu aşk'ı kıskanır; ama...
Kıyamaz kendinden olana!
Salıverir beni sana, tâ ki sonsuza...
04.54
09.02.2006
Orçun~
Urungu ŞadKayıt Tarihi : 2.5.2006 21:20:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Urungu Şad](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/05/02/birden-asik-oldum-sana.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!