Birbirini Hiç Görmeyenler?.. - Garib Çoban
Tek canı sağ olsun da, yel essin kokusu gelsin.
Dünyaya mağlup olmamak için, hiçbir şey söylememenin, bir tövbede her şeyi anlatması ne tuhaf.
Dünya yükünü hafifletmek ancak gönül dostlarıyla mümkündür.
Teheccüt vakti biri, alemlemlerin sultanı birine saklanmıştır, şems vakti her güzelden en güzele bir medetle yol gider.
Nasibe inanan yolda, duaya inanan darda kalmaz.
Yüz sürdüğümüz gönülde, duamızın ikrari miracıdır, yarım kalma kendine der gibi.
Çünkü başına sadece Allah’ın istediği gelecek.
Ne kadar yollar dolaşıksada,
Herhangi bir yaşam, istediği kadar uzun yada karmaşık olsun, tek bir an’dan oluşur aslında.
Kişinin kim olduğunu keşfettiği andan.
Seninle ya da sensiz olmaktır, benim zaman ölçütüm.
Karşılıksız vermek, kendinden kurtulmaktır!..
Ey sevgili, söyle zamanda donmuş gibi geçmişi cömertçe saklıyorsun, yüreğinde saklama.
İyileşmek mi?.. dedi Deliler Şeyhi.
Garib Çoban, ama ben, hasta değilim ki, kırık döküğüm.
Aklı Kıt Adam, aynı şey değil, anlıyor musun?..
Tedavi olmak istiyorsan yaranı açmalısın.
Yanakların yağmurdan ıslak, gözlerin güneşli.
Kendimle savaş bitince senin için taze incirler toplayacağım.
Bekletme bu hastayı, seninle kalacağım.
Kaç vakit, ölümlere gittim geldim.
Seninle okuyacağım.
Ve seni güneşli besmelenin hayranlığında öpeceğim.
Şiir yazmama, eğer bulutlar izin verirse.
Nasıl edâ ederim gözlerinin şükrünü.
Hakkın didarını gördüm gökte ağlayan deryada.
Karşılıksız sevememek karmaşa ve bozguna uğramış endişelerle dünyalık putları çoğaltır.
İnsanlara kızma, sen hala dünyalık yaşadığın için işte biz buyuz.
İfade edemediğim bir eksiklik var içimde sanki her şey başka türlü olabilirdi.
Sonra bir bakıyorsun Allah en sevdiğin yerden sınıyor seni.
Ve diyor ki; bak kulum dünya fâni!..
Biri suya düşmüş bağırıyormuş.
Biri elini uzatıp ver elini demiş.
Adam bir türlü elini veremiyormuş, atlayıp kurtarmışlar.
Sormuşlar: Neden elini vermiyorsun?..
Demiş ki: Ben hayatımda kimseye birşey vermedim,el nasıl verilir,bilmiyorum ki?..
Bir kul arınmışlığıyla tüm makamları aşsa bile Ondan aldığını Ona vermedikçe kesinlikle Hakkın varlığı kendisine zahir olmaz, medet Huuu.
Sevgi olunca her şey mümkün, Fakr, ne kadar yoksak o kadar varız demektir.
Çığlık çığlığa duyuramadığı her şeyi, sessiz ve usulca bitirir insan.
Biri; yanlış insanlar bizden çok şey götürüyorlar diyor.
Götürdüklerine mi odaklanalım, bıraktıklarına mı?..
Bileyiştaşı bıçaktan çok şey götürür, onu daha keskin bırakır.
Zımpara demirden çok şey götürür ama pastan arındırır.
Sopa kilimden çok şey götürür, ama onu tozdan temizler.
Sana gönlümü verdim, kavuşmak olmasa da!..
Mutsuz insan kendi zamanı yerine sürekli ya geçmişte ya da gelecekte yaşayan insandır.
Pişman olmaktan korkmuyor kimse.
Bedel ödemek, hafif bir şey gibi geliyor.
Herkes yaptığının yanına kâr kalacağından emin.
Bu, bir insanın düşebileceği en büyük yanılgıdır.
Mezarlıkları dinleyin, ölüler sadece pişmanlıklarından bahsederler.
Fakat bir fırsatları daha yoktur.
Çünkü gökyüzünde teheccüt vakti duada sana varan sayısız yollar var.
Yar diye diye bitirmeli insan şems vaktini, biz ki hasreti edeple yaşarız.
Bir başkasını güldürmek, ilâhi bir niteliktir.
Seni her zaman sevdiğimi unutma!..
B/aşka bir yer varsa orada tekrar görüşürüz.
Belki, yoksa da seni tanımak benim cennetimdi zaten.
Derdiyle uyuyan dermanıyla uyansın rabbim!..
Teheccüt vakti, karşılaşmamızda neyiniz var, farkına varıyor lütfu keremi ile.
Kalbine söyle sakin olsun garib çoban.
O gün her şey hâl diliyle meydana çıkar.
Senin gönül tarlanda diken tohumdan çıkıp ben yırtıcıyım der.
Tohumdaki tüm esma toprakla cemden farka gelir teheccüt vakti.
Huuu dedikçe şems vakti, adına uygun sıfata bürünür muhabbet.
Bedenen burada olsam da aklen ve de kalben hicret etmek istiyorum.
Zira ne aklım alıyor burada olanları ne de kalbim memnun.
Efendimiz'i daha iyi anlıyorum.
Artık nefes alacak bir hava bulamayınca, hicret etti.
Kavgayı bırakmak ve sadece gitmek lazım bazen.
Gönlümü saran elemlerle, bir an kayboldun gibi!..
Yaşadım kıyâmeti, susmanın kalesine sığınıyorum.
Sevgisinin farkında olan gönül, kader seni bana saklamış.
Dünyalık putlar biriktirip, var olmak için bir hâfızaya ihtiyaç duymaz.
Fakîr, tebdil-i kıyafet gezemez, delinin delisidir.
Çünkü başka elbisesi yoktur, aşktan b/aşka.
Yoruldun ama buldun ey kalbim emaneti.
Sebepsiz bir huzursuzluk, ya da, kaynağını keşfedemediğiniz bir sevinç yaşıyorsanız.
Ve..
Bunların nedenini merak ediyorsanız.
Bir gönül dostuna kulak verin!…
Sıkıntı ve huzursuzluk mutlaka bir günahın cezası.
Huzur ise bir ibadetin karşılığıdır.
Gönül bu, zaman alsada ömür boyu geçineceğin kişiyi yoruluncaya kadar ararsın.
Nefsinizi terbiye etmezseniz, o sizi terbiyesiz eder.
Gâh derim ki şu perişan kalbimle inleyeyim bir kabir başında.
İyileşmek için önce hasta olmak gerek.
Ne hâcet zâten her şey ortada, çürümüş yürüyen cesetler arasındaysan.
Dünyalık putlarıyla arasında kendi olamayanlar,hiç ilgimi çekmedi.
Ben basit şeyleri seviyorum.
Şiir yazmayı, bir mezar başında dua etmeyi kitapları.
Saçlarına dokunulmamış bir yetimin başını okşamayı.
Beni benden esirgememek için yalnız kalmayı, ya da anlayan biriyle olmayı yağmurda yürümeyi ötekini bulmak için yağmur kokusunu ararım.
Döktüğünüz varsa doldurun, ağlattığınız varsa güldürün, yıktığınız varsa kaldırın.
Ruhu dinlendirmek için ufka uzun uzun bakmalıyım dünya gurbetinin hasret bıraktıklarını bulmak için Huuu derim.
Yeniden su yürüdü, teheccüt vakti kabul olmuş bir duayla dalıma yaprağıma.
Ey sevgili, şems vakti bir bakışın c/an verdi kurumuş gönül toprağıma.
Başkasına sevinç olmak, başkasının gönlünü ferahlatmak, başkası için dertlenmenin adı aşk.
(Y.ed - Olduğum Gibi Kim Görebilir Beni Albümü)
Kayıt Tarihi : 1.9.2024 23:22:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Aşk yoluna çıkmak ise niyetin, vuslata ermek ise gönlündeki bela ile imtihan edilirsin. Tapduk Emre
İçi, perdenin arkasını,
Dünya gözü
Herkesin gördüğünü görür...
Aşkla bakanlar ise,
Sadece sevdiğini
Onun kalbinin atışını...
O nedenle
"Niyettir" önemli olan
Hangi "gözle..."
Tebrikler Engin Bey...
TÜM YORUMLAR (1)