Birbirimizi Bu Kadar Büyük Severken
Biz kaybolmuş adresin sakinleriydik. Kanayan gecelerin efkârında geçmişin satışındaydık. Bedeli ödenmiş suskunlukların hesabını veriyorduk kilitli dudaklarla.
Ustaca saklanmış maskeler ardında hayatı sevmeye çalışanlardandık. Alaca karanlığın çöktüğü yüreklerimiz aydınlığı unutmuştu. Yaşlı yorgunluğumuz ve yalnızlığımızı sırtlayıp, hayat kırıkları üzerinde yürüyorduk. Kesilen ayaklarımız değil yüreklerimizdi.
Yüzümüzde sahte gülüşler, küçük mutluluklarla hayata tutunmaya gayret ediyorduk. Gözlerimizi kaplayan sis perdesi şiddetli rüzgâra rağmen aralanmıyordu. Birbirini seven iki yüreğin sessiz ritimleri duyulmuyordu. Suskunluğumuza sarılıp kaybolmak için gayret sarf ediyorduk.
Dağların dorukları dumanlı olur
Geriye dönmez savaşçılar...
Fırtınayla yıkanmıştır ömürleri
Karla yıkanmıştır yüzleri...
Bu yüzden asla vedalaşmaz
Devamını Oku
Geriye dönmez savaşçılar...
Fırtınayla yıkanmıştır ömürleri
Karla yıkanmıştır yüzleri...
Bu yüzden asla vedalaşmaz