Biraz daha zaman…
Sana mı, yokluğunun sancısının dinmesine bilmeden, biraz daha zaman…
Hiçbir acı sonsuza kadar sürmez. Ama hep aynı handikap içinde de devam etmez hayat. Özledim demek bile bir mühür olup insanın diliyle gırtlağı arasına vuruluverir bazen. Yutkunmanın ne zor olduğunu anlarsın böyle anlarda. Çarmıhındaki İsa gibi bir daha yaşamaya bile fırsatının olmayacağını bile bile kopamadığın düşlerle yumarsın gözlerini geceye. Geceler nankördür. Önce uykularını, sonra sesini çalarlar. Suskunluğunun boşluğunda sesinin yitikliği doğacak güneşi bekler, feryat figan göstermek için kendini. İlk ışık huzmesinde gözlerini, kulaklarını tıkar duymazsın bile kopan çığlıkları. Konuş sevgili…
Bana beni değil, bana bizi değil, bana seni anlat.
Sen ki yarattığım dünyanın hakimi… As, kes, yargıla beni. “Biz” olmayı beceremez hale geldik. “Ben diye başla cümlelerine. Sonra “sen de, tut omuzlarımdan silkele. Kendimi kaybedeli çok oldu. Sana geleyim. Kadıköy sahilindeki yılların yitik mektubunu arayan martılar gibi telaşlı, ürkek… Serzenişlerime aldırma. Paranoyalarım prangam. Yıllarca usanmadım sürüye sürüye bir kambur gibi taşımaktan. Biraz daha zaman…
Aşk ya yenileyecek kendini sil baştan, ya da son nefesinde bir göz kırpacak utanmadan. Aşk utanmaz sevgili… Çıplaklığın en suçlu halidir o. En büyük günahların temeli.
Konuş sevgili…
Bana ölümü anlat.
Nasıl öldüğünü diri diri ve ölmeden nasıl dirildiğini…
Kayıt Tarihi : 11.8.2009 21:40:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Dilara Yıldırım](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/08/11/biraz-daha-zaman-2.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!