Rahat olsun yüreğin, işte sabah oluyor,
Şafağın renkleriyle, geceyi siliyorum.
Senelerce uzayan bir rüya son buluyor,
Birkaç damla gözyaşı bırakıp, gidiyorum.
Tarih geri dönüyor, bak zamanın öcüne,
Söyleyecek sözüm yok, gidebilir gücüne.
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Muhteşem bir şiir kutlarım saygı ve selamlar efendim esen kalın
harika şiirinize metiyeler az gelir
on
harika şiirinize metiyeler az gelir
on
Gerçekten dilinize yüreğinize sağlık... çok hoş ve kelimeleri yerli yerinde kullanılmış bir şiir... yüreğinize sağlık...
Ödülünü hak etmiş bir şiir.
Tebrik ediyorum.
Güclü bir saiiri selamliyorum.. Her siir de ayni güzelligi yasadim, ilhaminiz kalbinizi hic birakmasin,,dolu dolu siirler okumak bize düssün..tebrikler,
selamlar
Çok güzel...Severek beğenerek hissederek okudum...
Tebrik, selam ve saygılarımla...
Kutluyorum bu güzel nefis şiirinizi, o kadar güzel şiir ki buna nazıre yazılmaz, yani bunun misli yazılmaz ancak gün boş geçmesin diye buna da bir ithafta bulunmak istedim sakın nazıre olarak bunu kabul etmeyiniz, bu eşsiz şiire karşı ukalalık etmişsem affola
selam ve sevgilerimle
Ozan Mikdatî
Bırakıp gitsen bile- Sevinç Atan'ın 'Bırakıp gidiyorumé şiirine ithafen
Bırakıp gitsen bile, gönlümden çıkamazsın
O kurulu dünyayı bir elde yıkamazsın
Severiz birbirini, sen benden bıkamazsın
Ağlama ağlatırsın, gitmenin sözü olmaz
Her şey tekerrür eder,inan sevgi de böyle
Kanatma yüreğimi bana tatlı söz söyle
Gidemezsin, bendesin, söylediğin her şeyle
Ağlama ağlatırsın, gitmenin sözü olmaz
Kadere ınandık da, boyun eğdin kedere
Eğer bunu anlarsan aşılır bu badire
Bu buhran geçicidir, Allah hayır getire
Ağlama ağlatırsın, gitmenin sözü olmaz
Birbirine yazıldık felekte, kaderdeyim
Sokaklar elin olsun, bilir misin nerdeyim
Bir yere gidemezsin, her gittiğin yerdeyim
Ağlama ağlatırsın, gitmenin sözü olmaz
Ebedi sevgimizi, gözyaşına bulama
Ağlamak üzereyim, gözlerimi sulama
Kalbini kırmış isem biraz üzgün ol ama
Ağlama ağlatırsın, gitmenin sözü olmaz
Mikdat der bu ağlayış bir mutluluk öncesi
O senin gözyaşların baş tacımın incisi
Gel artık barışalım gölümün birincisi
Ağlama ağlatırsın, gitmenin sözü olmaz
Ayrılığı atsak da biz hep pazartesine,
Sonunda geldik işte o günün ertesine.
Kurşun değil, kıyamam, kalbinin ortasına,
Birkaç damla gözyaşı bırakıp, gidiyorum.
güzel bir şiir ve çok şey anlatan bir şiir KUTLARIM
Tarih geri dönüyor, bak zamanın öcüne,
Söyleyecek sözüm yok, gidebilir gücüne.
İyi saklaman için, avucunun içine,
Birkaç damla gözyaşı, bırakıp gidiyorum.
........................
Ayrılığı atsak da biz hep pazartesine,
Sonunda geldik işte o günün ertesine.
Kurşun değil, kıyamam, kalbinin ortasına,
Birkaç damla gözyaşı bırakıp, gidiyorum.
BU NE GÜZEL BİR ŞİİR
HAKETMİŞ DE ÖDÜLÜ
ALLAH DAİM EYLESİN
KALEMİN O GÜLÜNÜ
Selamlar
Bu şiir ile ilgili 11 tane yorum bulunmakta