Bir Zerre Görünmez ki Hayalin Dolunay’da

Yine hazan mevsimi geldi, yoksun yanımda,
Yine yaprakları dökülür deli sevdamın.
Ne fırtınalara göğüs gerdikse de o yaz,
Şimdi perdeleri örtük duruyormuş camın...

Kapım çalınır mı bir gün, hasretle yanarken,
Görünür mü asmalı yolda süzülen endamın.
Sultanlara layık köşk yaptıramazsam da,
Sultanı ol, kimseye açmadığım gönül odamın...

Eski anıları yâd etse gönül ne fayda,
Bir zerre görünmez ki hayalin Dolunay’da.
Teselli kar eyler mi isyanına ey ruhum,
Yüreğim dayanır mı özlemine hülyamın?

Kimse böyle sevmedi kimseyi dünyada,
Yüce dağlar olsa da aramızda, denizler ya da,
Göremezsem bir gece olsun seni rüyada,
Kapısında duada olurum yüce Mevla’mın…

İşte böyle halimiz ey şahane peri,
Yıldırım düştü aşkın kalbimden içeri,
Bıraktım mazide sensiz yaşanan günleri,
Enerjisi senden geliyorken yaşam kavgamın…

Yıldıramaz üzerime yıkılsa da tüm dağlar,
Gözlerim yalnızca seni görmez ise ağlar.
Bekliyor bizi bir tanem vuslat dolu çağlar,
Daha ne şiirler yazdıracak bana ilhamın…

En hüzünlü bekleyişidir fani ömrümün,
Bir katre su olsam dalında sarı gülümün,
Yanımda ol, korkusu olmaz içimde ölümün,
Cennette de gurbetisin bil ki dünyamın…

Murat Nail Güney 25 Ekim 2009 İstanbul