Bir zamanlar etrafımda Şiiri - Murat Ülkü

Murat Ülkü
1302

ŞİİR


10

TAKİPÇİ

Bir zamanlar etrafımda

Bir zamanlar etrafımda ışıl ışıl bir kor vardı,
Her köşe başı şenlik, her anım bir gösteriydi sanki.
Koştum hep, yorulsam da, vermekten yanaydı özümün tek kanadı,
Önce başkasının derdi, sonra belki kendi dileğim.
Hayat, sisli bir camın ardındaki tozpembe bir yanılsama,
Bozulmaz sanırdım bu büyülü, bu tatlı, bu sahte gidiş.

Ne zaman ki rüzgâr vahşice tersine döndü, düzenim şaştı,
Yolumun çizgisi silindi, umutlarım bir anda taştı.
Rotamda fırtına koptu, bir karanlık girdaba savruldum,
Tutunacak bir el aradım, çağırdım boşluğa.
O binlerce yüz birden, deniz köpüğü gibi dağıldı,
Herkesin yüzü döndü, kapım kilitli bir mezara gerildi.

Birlikte örülen her anı, her içten çaba kül oldu,
Bir 'Nasılsın?' sesine bile, kimseler dönüp gelmedi.
Ne bir telefon sesi, ne de bir kalp atışı kadar yakın bir çağrı,
Sanki hiç yaşanmamış, hatıramız bile silinmişiz ayrı.
Unutulmuş bir kitap gibi rafın buzlu tozunda kaldım,
Asıl yalnızlığı, ancak o kristal sessizlikte tatmıştım.

​Ve o an, o karanlık ve soğuk gerçeği kaskatı gördüm:
Gerçek dostluk; parlak günde değil, fırtınada kurulan sığınaktır.
Zorlukta, darda, düşüşte yanında sessizce var olandır,
Kırık yanını sarıp, yerdeki gölgene de sahip çıkandır.
Anladım ki, bazıları sadece parıltını sever,
Karanlığını görmez, ışığın titreyip sönünce buharlaşır.
Asıl değer, elekten kalan zorluğun damıtılmış bir avucudur.

​​O sis dağıldı artık, buz tutan kapım çatırdadı, aralandı,
Gerçeğin soğuk yüzü kalbimde silinmez bir ders olarak kaldı.
Kaybolan kalabalık, yitip giden her parıltı,
Bana, kendi içimdeki sönmeyen bir avuç ışığı armağan etti.
Asıl hazine; çamurun dibinde, zorlukta parlayandı,
Gölgemde kalan, düşerken elimi demir gibi tutmaya gelendi.

O bir avuç dost, sessizliğimin en gürültülü yankısı oldu,
Yaralarımı sarmakta, her biri bir nehir misali ruhumdan doldu.
Ne bir karşılık beklediler, ne de bir çıkar hesabı,
Sadece saf bir sevgiydi, bu kopmaz gönül bağının sebebi.
Kırık bir heykeldim; onlar beni sabırla onardı,
Ruhumdaki çatlaklardan, yeniden hayatın gün ışığı sızdırdı.

Şimdi yürüyorum yeniden, ama farklı bir gökkuşağının altında,
Gözüm, ışıltıda değil, sadakatin izinde, sağlam kolda.
Öğrendim ki, hayatın değerini, yoklukta hissediyorsun,
Yalnızlık sanılan boşlukta, en güçlü duvarları kuruyorsun.
Artık tozpembe tüllere değil, gerçeğin sağlam zeminine basıyorum,
O bir avuç gerçek, benim yeni, yıkılmaz kalkanım oldu.

Bırakın gitsin sahteler, bırakın parıltı yerlere düşsün elden,
Eğilse de başım, artık gücüm içimde bir kök gibi yeşerir yeniden.
Çünkü biliyorum, fırtına dindiğinde kalanlar,
Hayat denen bu zorlu yolun alnı açık kahramanlarıdır.
Asıl değer, iyi günün güneşi değil, çatıda dumanı tüten kışın yanan ocaktır.

Murat Ülkü
Kayıt Tarihi : 16.11.2025 17:43:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!