...
Eski bir rüyanın izini sürer gibiyim;
bozkırın sessizliğinde,
yitip giden deniz kabuklarımı arıyorum.
Bir zamanlar avuçlarımdaydı hepsi.
Şimdi ne deniz var,
ne de sesi kabuklara çarpan rüzgâr.
Sadece çatlamış toprak ve suskunluk, Kırşehir’in bozkırında...
Bir rüya ile uyanıyorum.
Gecenin üçü.
Zaman orada durmuş sanki—
duvar saatinin tik takları bile yorgun.
Garip bir yalnızlık sarıyor karanlığı,
ve karanlık da beni.
Zaman, cebimde delik bir kumaş gibi
anılarımı döküyor yere.
Ama eğilip toplayamıyorum hiçbirini.
Kimi buharlaşmış,
kimi başkasının rüyasına karışmış...
Sadece bir uğultu kalmış içimde:
“Bir şey vardı…
Adını unuttuğum bir şey.
Ama çok kıymetliydi..."
Kayıt Tarihi : 3.8.2025 07:18:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Azize’ye Mektuplar
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!