Otobüsün sessizliğinde, en az,kafamı yasladığım cama bulaşan kafamın kiri kadar kirliydi dokunduklarım.
Dokunanların parmak izi ise hiç silinmiyordu hayatımdan. Yumuşak bir koltuk kadar naifti dokunduğum kalpler
, öyle ya nasırlı, acı tutmaktan kaskatı kesilmiş ellerim incitip, parçalıyordu naif kalpleri.
Belki hayat bu kadar sert vurmasaydı, bende bu kadar sert tutmak zorunda kalmazdım.
Zaman ne gösterir bilinmez ama, bu parmak izleri varya, silinmez arkadaş, silinmez..
beklenmedik bir fırtınaydı gelişin...
uyandırdın sessizliğimi aysız gecelerde
yaralı bir deniz gibi hıçkırdığını
bir fanus altında sıkışıp kaldığını..
aşkla kenetlenen kalplerimizin..
me'yus olduğunu,bunaldığını
Devamını Oku
uyandırdın sessizliğimi aysız gecelerde
yaralı bir deniz gibi hıçkırdığını
bir fanus altında sıkışıp kaldığını..
aşkla kenetlenen kalplerimizin..
me'yus olduğunu,bunaldığını