Akacak; nehir gibi, kan çanak vadilerde..
Başını çarpa çarpa, ömrüm; kayalıklara! ..
Kulağımda, bir tunç ses:”… o yeşil deniz nerde? ..
Hasreti ne gün biter, suyun; sır balıklara? ...”
Yakacak, en son şair; günah heykellerini..
Mısralardan yonttuğu, şehvet gecelerinin!
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.