Umutsuzluğumun ardına gizledim mutsuzluğumu.
Her geçen günde tükenen ümitlerin gidişine bağladım suskunluğumu.
Giderek artan vuslata karşılık azalan ömrümün, küstahça galibiyet sevinçleri atan hayata yenilişine sardım yaralarını....
Benliğimin sensizliğine değilde bensizliğine ağladım daha çok.
Düşündüm...
Ne zaman bu hale geldim ben, ne zaman vazgeçtim kendimden?
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.