Mecalim kalmadı ayrılıklara,
Ne diye hâlâ sabrımı ölçersin?
Ben alışkın mıyım karanlıklara?
Mehtap gibi bir doğar, bir göçersin.
Bir bohça hayali tükettin mi sahi?
Kurumuş bir çeşme kadar naçarsın.
Susuz güllerimin nedir günahı?
Yağmur gibi bir yağar, bir açarsın.
Yalnızlık sancısı hep gece azar,
Ahu gözlerinle dert mi saçarsın?
Rüyalarımı süslesen ne yazar?
Kâbus gibi bir boğar, bir kaçarsın.
Izdırap dağı bıraktın ardında,
Ak olup şakaklarıma çökersin.
Bir türlü durmayıp sevda dalında,
Serçe gibi bir değer, bir uçarsın.
Tükettim ömrümü senin uğruna,
Vuslata daha kaç asır biçersin?
Düşersem toprağın kara bağrına,
Aşk zehrini hem ağlar, hem içersin.
18.12.2012
Muhittin Alaca
Muhittin AlacaKayıt Tarihi : 18.12.2012 23:40:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Muhittin Alaca](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/12/18/bir-yagar-bir-acarsin.jpg)
Sevenler hep sabretmek zorunda kalırlar.
Bu da sevmenin diyeti sayılır. Sadece aşık için değildir bu diyet. Maşuk da öder.
Hüzün, acı, keder, ayrılık, hasret, gurbet... Bunlar aşkın renkleri, lezzetleri, tat verenleri... Bunlar olmadan aşk demlenmiyor galiba. Kaynama azaldıkça bir saydıklarımın birinden bir tutam gönül ocağına atmak icabediyor...
Aşkla ancak böyle pişip olgunlaşıyor insan.
İşte böylesi duyguların tutuşturulduğu yana bir gönül ve dile gelenler.
Paylaşıma teşekkürler dost.
Sağlıcakla...
'GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ'
TÜM YORUMLAR (9)