Şu bana 'al başına çal' dercesine
Önüme attığın,
Paçavra gibi yüzüme fırlattığın
Bir tutam ihanet kokulu şey
Benim sana sunduğum o sevda değil
Benim sevdam kırmızı gül kadar güzel,
Beyaz gül kadar saf ve temizdi
Güneş onun için doğar,
Yağmur onun için yağardı
Kokusu mis gibiydi,
Cennet gibi kokardı,
El değmemiş,
Balta girmemiş ormanlarda
Nadide bir çiçekti
Arılar hep ona konardı,
Kelebekler ona hayrandı
Yolu sevdadan geçen herkes ona uğrardı
Çok kutsaldı
Kâbesiydi o kalplerin
Kıblesiydi sevenlerin
Benim sevdam Mecnun’u kıskandıracak,
Leyla’nın kalbini cayır cayır yakacak,
Ferhat’a dağları deldirtecek,
Uğrunda severek ölünecek türdendi
Dünya’ya yeni gelmiş bir bebeğin
İlk gülücüğündeki samimiyeti gibi
Annenin bebeğini ilk öpücüğündeki şefkati gibiydi
Tertemiz, canımın içi gibiydi
Canım gibi bakardım ona
Canla başla korurdum
Kem gözlerden,
Kötü sözlerden,
Çirkeften
Kıskanırdım onu
Herkesten,
Herşeyden,
Hatta kendimden
Biliyordum
Birgün gidecekti elden
Bir beyaz güvercin gibi
Uçacaktı gönül kafesimden
Kıracaktı parmaklıkları, zincirleri
Gidecekti yüreğimden
Süzülecekti gökyüzünde
Ve konacaktı birgün
Bir aşk bahçesinde
Bir körpe fidanın yeşil dallarına
Kendi gibi sandığı bir afetin yanağına
Düşecekti bir vefasızın ocağına,
Kucağına
O çok körpe çok saftı
Aradığı saf, halis bir sevdaydı
Bilemezdi aşkın gözü kördü,
Kör etmişti gözlerini,
Kırmıştı kolunu kanadını,
Konduğu dallarını
Düşmüştü aşkın bilinmez uçurumuna
Gidiyordu ilerisi görünmez bir meçhule
Sonu olmayan bir yoldaydı
Denize düşen yılana sarılır
O da sana sarıldı,
Kurtuluşu sende aradı
Umutlandı,
Bir an kurtulduğunu sandı
Seni çok sevdi, çok bağlandı
Aradığını bulmuştu
Esaretten kurtulmuştu
Ama değmişti doğrusu beklediğine,
Onca yıl çektiklerine değmişti
Mutluluk en umutsuz anında gelmişti
Sevmişti sevilmişti
Daha ne isterdi ki
Fedaydı sana herşeyi
Açtı gönül kapısını ardına kadar
Soktu seni içeri
El bebek gül bebek sevdi seni
El üstünde tuttu başına taç etti
Senindi herşeyi
İstesen uğrunda ölebilirdi
Sen ne yaptın ona,
Ne verdin
İki çift tatlı sözden başka
Bilemedin kıymetini
Çok sevildin ama
Hiç sevmedin
Yalandı herşeyin
Çok gördün bir yudum sevgiyi
Aldattın her fırsatta
Hep aldattın
Çıldırttın, bıraktın yasta
O şimdi yaralı,
O şimdi çok hasta
Tutmuşsun kolundan
Fırlatıyorsun bana
Sanki bir paçavra
'Al, alda başına çal,
İade ediyorum sana' der gibi
Bu ne küstahlık, bu ne cüret
Böyle mi sende ki hürmet
Böyle mi teşekkür ediyorsun
Bu ne nezaket
Bilki çok küçülüyor, ileri gidiyorsun
Ateşle oynuyor, yanıyorsun
Cürümün kadar değil
Düştüğün her yeri yakıyorsun
İstemem sende kalsın
Bu benim sevdam değil
Kokusu bana ait değil
Senin kokun sinmiş üzerine
Gölgen düşmüş üzerine
İhanet kokuyor
İhanetin bürünmüş gözlerine
Benzetmişsin kendine
Alet etmişsin çirkin emellerine
Bu benim sevdam değil
Nerede sana beslediğim
O saf o tertemiz sevda
Gözüm gibi baktığım
Gonca gülüm gibi kokladığım
Koklamaya kıyamadığım
Sözümden sakındığım
Gül kokulu, cennet kokulu
Zemzem suyuyla büyüttüğüm
Kuş tüyünde uyuttuğum
O biricik sevdam,
O cennet çiçeğim,
O gönül kuşum,
Beyaz güvercinim nerede
Al bu sende kalsın
İhanetin var üzerinde
İhanet kokuyor
İhanetin var gözlerinde
Benim sevdam çok kutsaldı
Sanki canımdan bir parçaydı
Tanrım Kalubela’da ruhumla birlikte yoğurmuştu onu
Annem benimle birlikte doğurmuştu onu
Canımdı, ikizimdi o benim,
Annemin ak sütüyle beslemiştim ben onu
Ve helal etmişti annem sütünü bana
Şimdi ben günahkarım, tövbekarım anama da Allah’ıma da
Sana süt beyazı, gül beyazı tertemiz bir sevda vermiştim
Senin bana verdiğin şeye bak, bir tutam ihanet kokulu sevda
İstemem sende kalsın, başında paralansın
Rotterdam,23.08.2002
Ensar AktaşKayıt Tarihi : 8.6.2003 11:33:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ensar Aktaş](https://www.antoloji.com/i/siir/2003/06/08/bir-tutam-ihanet-kokulu-sevda.jpg)
Yüreğine kamçılar vurup ah eden sevdiğine
İhaneti dost bilip varlığına sırt çeviren
İhanet; sessizliğin ilk adımı, düşman başına...
Muhteşem bence
ihanetin bu şekilde dile gelmesi fazla bile edene...
Dostlukla kal...
Sana süt beyazı, gül beyazı tertemiz bir sevda vermiştim
Senin bana verdiğin şeye bak, bir tutam ihanet kokulu sevda
İstemem sende kalsın, başında paralansın '
Cok ama cook güzel olmus sevgili Ensar. Ihanetin oldugu yerde ask yasamaz. Degmez böylesi yüreklere yanmaya... Yüregine saglik kardesim.
TÜM YORUMLAR (3)