O kendisi ise, Aşk da bir tür nefrettir
ve cehaletin bulunduğu zaman
çünkü geriye ket vurmadır sevgi.
Onun kendi edilgenliği
serüvene yelken açmaktır bilinmezin.
Ama belki denizi gözetleyen
gözcü kulesi biraz yukarı-uzun;
(Tabi, altın Post seferinde
Argonautların Sirenleri gördüğü yerdir,
belki de Sinop'ta burun.)
görünmüyor mu arasında bulutların?
Cevaplar mı kayıp arasında sorunların?
Yampiri düşüyor aşk, dört boyutlu
izdüşümü iki boyutun üzerine,
ki işte Petit Trianon'cu
o iki öğretmen, harıl da harıl...
Sevgi buradan meydana geliyor
böyle silip atıyor aşkın nefretini de.
Karaya çıktı argonautlar, elli tane:
Kılıç kalkan edası iskeletlerle,
Hiç de Iago'ya Jason benzemiyor.
Jason v.s. Freddy, sanki el ele
Ay'ın arka tarafındaki
karaterlerindeki mavi ışıldayan
buzulların yılmadığı o kuyusunda,
gelen ve giden ve delikler açan
meteorlardan.. yılmazcasına...
Kayıt Tarihi : 1.1.2005 20:55:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!