Bir tuhafım son zamanlarda
mutluyum diyemem
ama mutsuzum da diyemem,
işte öyle bir tuhaf.
Üstünde yırtık pırtık kıyafetleri
elinde kokladığı poşetiyle
ortalıkta sallana sallana gezinen
tinerci çocuk gibiyim.
Bakışlarım donuk
duygularım tutsak.
Son zamanlarda bir tuhafım
“üç gün sonra öleceksin”
deseler üzülmem.
Ama “ölümsüzlüğün iksirini bulduk”
deseler de sevinirim,
işte öyle bir tuhaf.
Bir yanım uçurumdan düşerken
bir dal parçasını yakalamak istiyor
sımsıkı tutunurcasına hayata,
bir yanım da “bırak gitsin” diyor o dalı
“hayatta ne kaldı daha fazla yaşanacak”
diye haykırıyor kulağıma.
Bir tuhafım son zamanlarda
kafamın içi tıkalı bir lavabo gibi
ve lavabonun içindeki
bakımsız bir park havuzunu andıran
kahverengi bulanık suda pislikler yüzüyor,
işte öyle bir tuhafım.
Geçmişimdeki birkaç anıda
birkaç insanda takılı kaldım,
ilerleyemiyorum
önüme bakamıyorum.
On sene sonrasını hayal ettiğimde mesela
kendimi yine işle ev arasındaki yollarda
gidip gelirken görüyorum.
Emekli olmak
bir sahil kasabasında bahçeli bir ev alıp
hayvan beslemek,
bunun için mi bütün koşuşturmaca?
Peh! Acınası bir hal…
Son zamanlarda bir tuhafım
içimde kalender bir derviş var
bu yaşına kadar sahip oldukları için
minnet duyan,
bir de aç bir kurt var içimde
ağacıyla, nehriyle, güzel gözlü ceylanlarıyla
ormanın tümünü isteyen,
işte öyle bir tuhafım.
Dervişle kurdu bir odanın içine hapsedip
kaçıp gitmek istiyorum buralardan.
Sırtımda çantam, başımda berem
ulu bir dağın karlı zirvesine tırmanmak istiyorum.
Hani olur da yarı yolda bir kar fırtınasında
ölür gidersem
bundan beş yüz yıl sonra kemiklerimi bulacak arkeolog
üstünde şöyle yazan bir kağıt bulacak yanımda:
NE YAŞADI NE YAŞAMADI, BİR TUHAFTI
E.Ö.K
18.12.2020
BURSA
Kayıt Tarihi : 18.12.2020 14:50:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!