Sana bir sır vereceğim yaklaş biraz.
Hani şu bizim Aysel var ya Aysel!
Al yeleli atlarla yarışır, gergefine umut işlerdi hani.
İnanmamıştık, altından geçmiş gökkuşağının.
Tek bir söz, tek bir çığlık, tek yakarış içinde
Sarılar giyinmişti yeşil bakan gözleri
Ve yorgun duruşu hecelerin, karanlıkla yüzleşiyordu.
İşte böyle, hep susturuldu esir pazarında köleler.
Gözleri kör edilmiş kıştı, elleri kelepçeli gecenin.
Hüzünlüydü yaklaştıkça sokaklar
Şakakları umutsuzlukla sıvanmış
Uyuşuk yazlarıydı sanki gökyüzünün
Evren, ne kadar yalnızdı o bulutlu gecede.
Aysel ne kadar yalnızdı!
Sarıldık, koştuk ardından hayallerin
Tutmadı fal, tutmadı yalanlar.
Ama bilirsin, tuttuğunu bırakmaz dalgalar.
Asılı kalmıştı çağlar boyu kalemim.
Bir soluk yüz, bir mamut serzenişiydi belki,
İçimdeki kavganın gürültüsü
Sevgisiz, sessiz, şırıltısız bir ateşin
Yazdığını söndürmüştü hoyrat sular.
Düşlerimden asma köprüler geçiyordu.
İshak kuşları feryat feryat
Göğsümde acı bir hüzün
Ve yenilgiler ve Aysel ve ben
Giden güneşimizdi, birlikte uğurladık.
Bir gün daha devrildi koyaklardan.
Çözüldü dili lal rengi şafakların.
Her yer kir, pasak ve şımarık kuru otlarla
Sırıtıyordu yasak yüzlü dalgalar ardımızdan.
Kumsal, uyumak istiyordu sırılsıklam.
Ah Aysel ah! Saklama yüzünü kendi ruhundan.
Haydi, durma, koş! Herkes yaslamış sırtını bir okyanusa.
Öğütüp duruyor biriktirdiğimiz rüyaları.
At şu ölü toprağını üzerinden, silkelen.
Mayalansın göle çaldığın beyaz gülüşü umutların
Ya tutarsa! Ya tutarsa!
Kayıt Tarihi : 31.7.2007 18:29:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
hep böyledir yaşam ; bir o kadar yakın , bir o kadar uzak.. değerli kalem Suna hanıma tebrik ve sevgilerimle..
Ahmet Ayaz
namık cem
TÜM YORUMLAR (21)