Bünyan’ın bahçelerinde açmış gülleri
Caddelerinde salını salını gezer güzelleri
Gençleri merttir sözünü eri yiğitleri
İlçeler içinde bir tanesin Bünyan’ım
Şahsenem’de yanık yanık öter bülbüller
Güzeller oturmuş türkü söyler
Hak aşığı durmaz figan eder
İlçeler içinde bir tanesin Bünyan’ım
Fabrikasında dokunur tiftik yün battaniye
Güzeller alır sevinir kor çeyizine
Bak yosmaların gülücük fışkırıyor gözlerine
İlçeler içinde bir tanesin Bünyan’ım
Kızlar halı dokur, kirkit vurur kınalı ellerle
Oğluna kız arayanlar gelir bu evlere
Güzeller kusur etmez konuşur tatlı dille
İlçeler içinde bir tanesin Bünyan’ım
Yamaca kurulmuş sıra sıra evleri
Kayabaşında görünür atamın izleri
Mis gibi kokar dağların çiçekleri
İlçeler içinde bir tanesin Bünyan’ım
Kösüre, Şeşe bağlarının üzümlerini
Ekmeğimi bana bana yesem pekmezini
Gergeme’nin çamanını, Bünyan’ın felfelisini
Emeği geçen annelerin öpsem ellerini
Anamın tandırda pişirdiği ekmeğini
Ekmeğimi basa basa yesem peynirini
Gadasını kurbanı olduğum su böreğini
Özledim anam senin güzel yemeklerini
Koramazın, Mercimeğin çıksam yücesine
Canım kalır demirölçesine, cablasına, kevenine
Kesip şelek yapıp yüklesem eşeğime
Dalıp gidiyorum taa! Eski günlerime
Aşağı mahalle sen misin, Cami-i Kebir sen misin?
Canım arkadaş Bünyan benimle gezer misin?
Sofrasında sumaklı mantı, böreğini yer misin?
Allah’ım şükürler olsun, âmin der misin?
Alın Pınarı, Başın Yayla, Çiçekli Yayla
Doyulur mu buz gibi suyuna, çiçek kokusuna
Toprak yollardan gidilir seyrederek buralara
İlçeler içinde bir tanesin Bünyan’ım
Kaya Pınar’dan, Devetaş’tan varırsın Armutlu Koyağına
Karşıdan selam verir Tepe Tarla ’ya
Bak ne güzel büklüm büklüm giden Güllüce yoluna
İlçeler içinde bir tanesin Bünyan’ım
Pınarbaşı’ndan Gözen Sesi’nden varır mısın Susuzca ’ya
Durna Dağı’ndan in bak Ağ Dere’nin buz gibi suyuna
Doyulur mu ayranına, bir de yanında olursa soğanına
İlçeler içinde bir tanesin Bünyan’ım
Çakıllı Pınar’dan, Beş Pınar’dan varırsın, Gölpınar’a
Uluezan’dan uzanırsın Eğriyıl dağına
Palas, Tuzhisar Bünyan’ı görürsün karşında
Kurban olduğum doyulur mu buranın havasına
Yanıyor bak uzakta’ki palas ovasına
İnsanları misafirperverdir varırsan oralara
Otlayan koyunlar kuzular varır Tuz Gölü’nün tuzuna
Tuzhisar’ın doyulur mu kavununa karpuzuna
Güle oynaya vardım Gergeme’ye
Meşhur damak tadı çamanını yemeye
Gadasını aldığım Gergeme’nin çamanı düşmüş dillere
Dert görmesin o güzel çamanı yapan ellere
Bir yaz sabahı vardım Güllüce köyüne
Neşe buluyor oğlan kız evinde ki düğünlere
Oturup iştahla yersin bak şu yemeklere
Sonsuz teşekkür ederiz Fevzettin eşi Hayriye ye
Motosikletle vardım Karadayı köyüne
Ahdim vardı Karatay Hanını görüp gezmeye
Bayıldım servet hanımın yemeklerine
Sarılıp öpmek istedim Hakkı Tanbul’un ellerine
Yaylasında kurulmuş Asmakaya Köyü
Deresinde acayip büyümüş kavak ile söğüdü
Akka amem Asmakaya’nın insancıl gülü
Eksik olmaz dağlarında kuşların türküsü
Bünyan’ın bahçelerine al yanaklı meyveleri
Her bahçeden kulağı okşar türkü sesleri
İnsana el pençe durur gelinleri
Var mı cihanda canım Bünyan’ın emsali
Salih Altıntop 14.03.2006
Salih AltıntopKayıt Tarihi : 4.9.2016 16:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!