Nehir yatağında bir su gibi akıyorum
Kâh taşlara çarpıyorum
Kah yemyeşil yosunların başını okşayıp geçiyorum
Bazen coşkun coşkun akarken
Bazen duruluyor ve öylece süzülüp geçiyorum zaman tünelinden..
Bazen güneş ışınlarıyla parlıyor yüzüm
Bazen ay ışında yönümü bulamıyorum
Gözyaşlarım debimi yükseltirken
Sabrımla dengeleniyorum
Yağmur yağdığı zaman ise hepten tökezliyorum
Şaşıp kalıyor, başkaların hüznünü getiren bulutlara hiçbir şey söyleyemiyorum
Sînem o kadar genişliyor ki o an, kendimi unutuveriyorum
Onların göz pınarlarından taşınan damlalarla daha bir çoğalıyorum
İşte o zaman kabıma sığamıyorum
Gökyüzü bile dar geliyor
Yer benliğimi içine alıp adeta yutuyor
Kayboluyorum
Derin dehlizlere karışıyorum
Ben ben olmaktan çıkıyorum
Artık bir denize karışıp sürükleniyorum
Dertler derya olmuş ya
Herbir nehir bir araya toplanmış ya
İşte öyle birşey..
Bazen sahile vuruyor dalgalarımız
Kumsaldaki kumlarla yenileniyor gibi oluyoruz
Bir çocuğun neşe dolu kahkahalarıyla
Attığı taştan bir akis çizip
Hayata karışmaya çalıyoruz
Öyle bir hal ki;
Küçük bir cocuğun masum kirlenmemiş ellerinde hayat buluyoruz işte..
Selva Durmazemir
Kayıt Tarihi : 26.2.2018 23:20:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!