İki kişilik bir yalnızlığım var,
Hüznüm, sevincim, gizemim,
Hiç kimseye bahsetmediğim,
Hiç kimseye vadetmediğim.
İki kişilik bir yalnızlığım var,
Ömrümce biriktirdiğim,
Kefen parası gibi beklettiğim.
Yoldaşım, hazinem, servetim.
İki parçaya bölsem ortasını tamın,
Örtünsem bir yarısını üzerime;
Giymezdi diğer yarımı o kadın,
Üzerine biçilmiş, ipekten elbise.
Bir şiir yazsam sevdama dair,
Güzelliğine benzetmeler arasam,
Bulmak lazım nesneden sair,
Sahibiyken o, benzersiz endam.
Ve ışığın yolu uzun ki öylesine,
Öylesine karmaşık, meşakkatli,
Düşeceğini bilseydi gözlerine,
Onca yolu daha hızlı gelirdi.
Hayal, hayal hakikate tabidir, oysa
Sebepsiz bir kuruntudur bendeki,
O benim için yaratılmadıysa,
Ben neden yaratıldım peki?
Fikir, fırtınada ne kadar naçiz,
İllüzyondan yalancı heybetim,
Bu gövdem kağıttan da aciz,
Şu cismim bir bakışına teslim.
Yollar, bırakın da geçeyim,
Gösterin hanginiz hiçliğe giden,
Bir ben varım kendime yoldaşım
Bir de gölgem, ardımdan yürüyen.
Saymakla bitmedi kaldırım taşları
Yalnız ben miyim içinde fırtınalar kopan?
Her yerde cümbüş, dört yan soytarı,
Fikir belası bir tek bana mı düşman?
Mesafe kısalmaz ne kadar yürüsem,
Aramızda çöller, sıra dağlar var,
Menzilim, okyanustan da büyükken,
Yıldızlardan uzaktır bir duvar.
Düzmece sevdalara gebeyken gecem,
Güneş katilidir mehtabın.
Zamanın raksı çözümsüz bilmecem,
Tarifi yok tükenmeyen şu anın.
Yıldızlar kıskanç, fesat birer peri,
Yalancı ışıklarla renklendi şehir,
Simsiyah duman penceremden içeri,
Doldu, damarlarıma doldu çaresiz zehir.
Sallandım dipsizliğin çukurunda,
Ve boynumda gerçeğin kemendi,
Uyanık sanmışım kendimi rüyada
Asıl uyuyunca uyandım şimdi.
Bu his delilik makamından üstün,
İster okyanusta bir damla, zerre,
İster kainat gözlerinde bütün,
Sonunda erdim bilmecesine.
Siyah, gerçek rengi ışığın,
Zaman, kurtuluş reçetesi,
Zehir, tek şifası serabın,
Hayat, hakikatin perdesi.
Hancı, doldur kadehleri şarabıyla aşkın,
Korkutmasın gözlerini sarhoşluğum,
Arşın uzaklığı yalnız bir arşın,
Kavrulmakla dinsin susuzluğum.
Başkaymış asıl derdim, ülküm başka,
Serildi benliğim yerlere dümdüz,
Zihnim ve bedenim işte aynı safta,
Yarınım meçhul, dünümse öksüz.
Söndü şamdandaki mum,
Karanlık tabii, ışık sahtedir.
Güneş battı, bitti yolculuğum,
Gece yarısı, yatsı vaktidir.
Velhasıl işte öyle, biraz kıymetli yalnızlığım,
Yalnızlığını paylaşmayacak kadar
Çirkinim herhangi bir kadının.
O halde senin olsun değerli yalnızlığın;
O halde iki yarısı da bende kalsın yalnızlığımın.
Kayıt Tarihi : 16.5.2019 21:37:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Asıf Kemal](https://www.antoloji.com/i/siir/2019/05/16/bir-sizofrenin-yalnizligi.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!